Bir süreden beri siyaset meydanına bir nem ve sis bulutu çökmüştü. İnsanlar adeta ümitsizliğe sürüklenmiş, alternatifsizliğe mahkum edildiklerini sanıyorlardı. Siyasette en büyük bunalım toplumun alternatifsizliğe mahkum edildiğini sanması ve düşünmesi ile başlar. Ancak, bu düşüncenin giderek yıkıldığını şimdilerde söylemek mümkün. Bir ayı aşkın süreden beri Saadet Partisi'nin yeni Genel Başkanı Numan Kurtulmuş Anadolu'yu dolaşıyor, kapalı salon toplantılarına katılıyor. Dikkatli gözlerden salonların doluluğu, Saadet Partisi'ne katılımlar ve özelllikle de bu katılımların sadece geçmişte Milli Görüş'ün içinde olup da başka yerlere gitmiş olanların yuvaya dönüşünden ibaret olmadığı kaçmıyordu. Salonlarda farklı ve değişik yüzler dikkati çekiyor. Dikkati çeken bir başka husus ise toplantıların canlılığı ve salona hakim olan heyecan.

Kısacası, bu seçimler Saadet Partisi ile Milli Görüş'ün yeniden dirilişine sahne olacak. Yayınlanan anketler kesinlikle ölçü değildir. Zaten bu memlekette her seçim öncesi anketlerde Milli Görüş Partileri'ni göstermemek gibi bir alışkanlık vardır. Belli ki o alışkanlık bu seçimlerde de sürdürülecek, toplum sanki alternatifsizmiş gibi bir duyguya süreklenmeye çalışılacak. Ancak, bu yolun çıkışı yoktur. Önemli olan topluma çıkışı göstermektir, sunabilmektir. Bu çıkışı sunan siyasi parti ise artık halkımız tarafından Saadet Partisi olarak görülmeye başlandı. Bu yöneliş mahalli seçimlerde ne ölçüde olur kestirmek elbette mümkün değil. Ancak, bu seçimlerde sonucu Saadet Partisi'nin belirleyeceğini ve önümüzdeki ilk genel seçimde de bu belirleyiciliğini artırarak sürdürecek ve siyaset sahnesi yeniden şekillenecektir.

1991 genel, 1994 mahalli ve 1995 genel seçimlerini yakından izlemiş birisi olarak bu seçimleri Milli Görüş Hareketi'nin 1993'de başlayan yükselişine benzetiyorum. 1991 genel seçimlerine üç parti halinde ittifak olarak girilmiş, seçimlerin ardından diğer iki ittifak partisinin milletvekilleri ayrılarak kendi partilerine dönmüşlerdi. Ancak, bunun hemen ardından Refah Partisi tek başına Türkiye çapında yükselişini sürdürmeye devam etmiş ve 1994 mahalli seçimlerinde ciddi bir patlama yapmıştı.

1994 mahalli seçimlerinde Refah Partisi'nin adayları belki Türkiye çapında tanınan popüler isimlerden oluşmuyordu ama hemen hepsinin ortak özelliği güvenilir ve dürüst oluşlarıydı. Bu özellik hiç beklenmeyen yerlerde seçimi Refah Partisi adaylarının kazanmasına kafi geldi. Diyebiliriz ki güvenilirlik reklamın önüne geçti.

Bu mahalli seçimler öncesinde de belki Saadet Partisi'nin çok fazla popüler adayı yok ama inanıyorum ki, bu seçimlerin sonucu nasıl tecelli ederse etsin 1995 genel seçimlerine giden günlerdeki Milli Görüş'e yönelişe benzer bir sonuç verecek ve ilk genel seçimler Milli Görüş'e tekrar iktidarın yolunu açacaktır.

Bugün salonları dolduran gerek yuvaya dönenler gerekse çeşitli partilerden ümidini kaybeden ve Saadet'i ümit olarak gören yüzler yarın meydanları daha da kalabalık şekilde doldurmaya başladıklarında bu kanaatim daha da pekişecektir.

Bugünlerde düzenlenen salon toplantılarında elbette pek çok tanıdık yüzle karşılaşıyoruz. Bu tanıdıklar yerlerinden hiç kıpırdamadan Milli Görüş bayrağını sürekli olarak dalgalandıranlar olduğu gibi kısa süreliğine de olsa ayrılıp gidenlerin geri dönmesi ile oluşan tanıdık çehreler de giderek artıyor. Bunların yanında yeni yeni yüzlerin akın akın Saadet'e yönelmesi sanıyorum gelecekte bu hareketin yeniden siyaset sahnesinin belirliyicisi haline gelmesini sağlayacaktır.

Bu arada şunu da belirteyim ki, siyasi partilerde zaman zaman dalgalanmalar olabilir. Bazen insanlar şu ya da bu sebeple başka yerlere gider, bir süre sonra gittikleri yerde uğradıkları hayal kırıklığı ile tekrar eski yuvalarına dönebilirler. Bu arada, yuva değiştirenler de olabilir. Böyle olmasaydı partilerin hiçbir şekilde büyümesi ve küçülmesi söz konusu olmaz, toplumda da yeni söylemlere imkan doğmamış olurdu.

Kısacası, Milli Görüş erlerine bu seçimde çok büyük görev düşüyor. Bu seçimlerdeki çaba özellikle de önümüzdeki ilk genel seçimlerde belirleyici olacaktır. Şahsen gelecekten gördüklerim sebebiyle umutluyum.