Başörtüsü, milletimize ve İslâm’a saldırı için fırsat kollayanların maskesini düşürüyor. öncelikle değerli profesörlerimizi ve üniversite mensuplarımızı tenzih ediyorum. A.N. Sezer’in arayıp bulduklarından bir rektör, Türk milletine dönüp, “%95 olsanız kıymeti yok” diyor. Milleti kıymetsiz görüyor. Kendileri, DTP+CHP+DSP+Lions’lar birleşip 16 ilde yüz bin kişi toplamış, sevinçten çıldırıcaklar. Kartel medyası ekranlarını patlatacak. Saldırıyorlar. Bu, haddi aşmadır, utanmazlıktır, edep dışılıktır.
“İnsanın insanlığı, bir iyilik gördüğü zaman ona teşekkür etmekle başlar. İyiliğe nankör davrananın, insanlığı yoktur” Bu milletin, etinden ekmeğinden keserek kurduğu okullarında yetiştirdiği, makam, mevki verdiği, trilyonlar tahsis ederek “memlekete, millete hizmet edin” dediği şu adamlara bakınız!
Biri, %95 kıymetsiz diyor. öbür rektör, “Keşke Hıristiyan olsaymışız” diye yeni bir hakaret bulmak için mesai yapıyor. Bir araya gelip, “Bilse de not vermem” diye özgürlük ve adalete meydan okumaya kalkışıyorlar. Şu hale bak! Milleti, devleti de yok sayıyorlar. Millet sizi niye besliyor? üniversiteleri kapatırlarmış. Kendilerinden başka kimse yok, millet yok sanki bu ülkede. Utanmazlığın da edepsizliğin de bir sınırı vardır.
Kökü dışarıda localar, neden alenen bu işe karıştılar? Her zaman görünmeden böyle işlerin içinde değiller mi? Lions’lar ilan vermiş. Mason Locaları büyük üstatlarından “Türkiye’de Masonluk tarihi” adlı 4 cilt kitabın yazarı Celil Laiktez’in, İtalyan masonlarının isteği üzerine İngilizce olarak, “İslâm ülkelerinde Masonluk” yazısında (Bugün, 14.2.2007)
“Hareket Ordusu, masonlar tarafından örgütlendi ve yönetildi”, Osmanlı sultanı ve tüm dünya Müslümanlarının Halifesi “Sultan Abdülhamid’e tahttan indirildiğini tebliğ eden 5 milletvekilinden oluşan heyettekilerinin tamamı masondu” diyor ama 90 sene sonra. Kökü dışarıda kurumlar, eskiden kimlerle kol kola olduklarını başta göstermezlerdi. Fitnenin başarısı gizliliğindedir. Başta her şey açık olursa, Rıza Tevfik’ler kalmaz. Amansız aleyhtar Rıza, sis dağılınca: “Tarihler adını andığı zaman, -Sana hak verecek ey koca sultan. –Bizdik utanmadan iftira atan. –Asrın en siyasi padişahına” der.
“J.J. Rousseau, bugün gelseydi, Diyojen Akademisi’nin “İlim ve sanatlar hakkındaki” yarışmasını kazanabilir mi idi? Neden birincilikle kazandı? özet: “Hayatta en önemli şey, dostumu-düşmanını bilmektir. İlim ve sanatlar gelişti. İnsanlar maskelendi. Dostunu düşmanını anlamak için başına bir felaket gelmesi gerekiyor. Heyhat ki dost, o gün için lazım” teziyle, gizliliği, iki yüzlülüğü yerden yere vurduğu için kazanıyor.
Bilgi çağında dikkat edenler, maske altındaki çirkinliği görüyor. Demokrasi tahtına oturmak isteyen Mediocracy, büyük kesimiyle sermayenin emrinde çarpıtıyor. Ama bilgi çağı, dikkat eden için maskede yırtıklar oluşturuyor. Mesela, Atatürk mason locasını kapattıktan sonra, çok mason girmiş çıkmış köşke ama loca yönetim kadrosunun, Ahmet Necdet Sezer’e kadar, 70 yıl köşke alınmadığı rivayet edilir. Köşk’ün bütün ziyaretleri İnternet sitesinde yayınlandığı halde, Sezer locayı kabulünü bir istisna olarak yayınlatmama dikkatini göstermiş. Ama epeyce sonra locanın “Tesviye Dergisi”nde bu kabul için teşekkür yayınlanmış, gizleme değerini kaybetmiştir.
Lions ilanı, Azerbaycan Mason Locası’nın Türkiye tarafından kurulmasından sonra Azerbaycan’da da başörtüsü yasağının başlaması, 17 Ocak 2008 tarihli gazetelerde “Türk ve Yunan masonların Tapınak Şövalyeleri’nin Rodos adasındaki tarihi mabedinde bir araya gelerek ayin yapması”nın , bu ayinin “Yunanistan Büyük üstadı” tarafından yönetildiğinin gazetelere sıcağı sıcağına sızdırılması, evrensel gizli örgütlerde yeni bir dönem midir?