“Her grip domuz gribi”
Domuz gribi salgını tüm yurtta tedirginliğe yol açtı. Hatta denebilir ki bu tedirginlik giderek bir panik halini almaya başladı. Ankara ve Manisa'da iki gencin domuz gribinden öldüklerinin açıklanması ister istemez tedirginliği artırıyor. Domuz gribi salgını ile ilgili oluşan iki farklı görüş ve davranış biçimi ise ayrı bir tedirginlik kaynağı. Kimileri ortada tedirgin olacak, paniğe kapılacak tehlikeli bir durumun olmadığını ileri sürerken ölüm vakaları ile birlikte toplumun çok tehlikeli bir salgın ile karşı karşıya olduğunu ileri sürenler de var. Kısacası bu kışı domuz gribi salgını ile boğuşarak geçireceğiz. Dileriz bu salgın ölümcül bir hal almadan geçip gider.
Bu arada Sağlık Bakanlığı Pandemi İzleme Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Mehmet Ceyhan'ın gripli herkesin domuz gribi kabul edileceğini açıklaması ve bu açıklamanın ardından Doç. Dr. Önder Ergönül ABD'de kliniklere başvuranların yüzde 98'inde domuz gribi virüsünün görüldüğünü belirterek, "Türkiye'de de bu tablo var. Mevsimsel grip başlamadı. Mevsimsel gribin yerini domuz gribi aldı" diyerek konuya izah getirmesi sanıyorum kafaları daha da karıştıracaktır. Bu karışıklığın giderilebilmesi için normal grip ile domuz gribi arasında ne gibi farkın olduğu, domuz gribinin mi yoksa normal gribinin mi daha öldürücü olduğunun açıklığa kavuşturulması gerekiyor. Çünkü grip şikayeti ile kliniklere başvuran hastalara genellikle boğaz, kulak ve ciğerlerine bakılarak bilinen grip ilaçları verilmektedir. Eğer bu mevsimdeki tüm gripler domuz gribi ise farklı bir tedavi şekli var mıdır? Yoksa normal grip tedavisi domuz gribini de tedavi etmekte midir?
Bu arada bazı açıklamalarda da grip aşısı ile domuz gribi aşısı arasında bir fark olmadığı belirtiliyor. Böyle olunca insanlar eczanelerde satılan grip aşısından yaptırdıkları takdirde domuz gribi aşısına ihtiyaç yok mudur?
"Bu mevsimde her grip domuz gibi"dir denildiği ve domuz gribinin tedavisinin de normal gribin tedavisidir denildiği takdirde ülkemizde artık normal gribin yerini domuz gribi mi almış oluyor? Eğer böyle ise hastanelerin kulak, boğaz, burun ve çocuk polikliniklerinde eskiye göre daha farklı bir muayene, daha farklı bir tedavi şekli uygulanmaması gerekiyor. Öyle ya her grip domuz gribi ise ülkemizde grip kalmadı demektir.
Derdim yapılan açıklamaları tartışmak değil. Ancak, sanki domuz gribi salgını karşısında toplumu rahatlatmak için yapılmış bazı açıklamalar gündeme geliyor ya da getiriliyor gibi görünüyor. Çünkü toplumumuz genellikle grip ve nezle gibi hastalıkları pek ciddiye almaz, üzerinde durmaz. Dolayısıyle bu mevsimdeki her grip domuz gribi olunca sanki var olan salgının sadece ismi değişmiş görüntüsü ortaya çıkıyor. Çünkü, her grip domuz gribi, domuz gribinin tedavisi de normal grip tedavisi gibi ise bunca domuz gribi aşısının ithaline, günlerden beri test edilmesine ne gerek vardı?
Bu arada domuz gribinin ülkemizde salgın halini alması ile dünya üzerinde bu hastalığın seyri ve gelişmeleri nedense unutularak gündemimizden çıkıverdi. Halbuki bu hastalığın kaynağı ülkemiz değil, Meksika ve ABD.. Söz gelimi ABD'de domuz gribinden ölenler var mı? Varsa sayıları nerelerde?
Bu arada Rusya'da domuz gribinden iki kadının öldüğü açıklanıyor ve aynı açıklamada her iki kadınında zatürre olduğu belirtiliyor. Ülkemizdeki ilk ölümde de ölen gencin zatürre olduğu ifade edilmişti. Böyle olunca domuz gribi ile zatürre arasındaki bağın ne olduğu topluma izah edilmelidir. Eğer bu izah edilmiyor ya da edilemiyorsa her zatürreden ölen domuz gribinden öldü denecektir. Çünkü, ülkemizde domuz gribi denen hastalık yokken de zattüre olan insanlarımız vardı. Yani zatürre domuz gribinden çok önce var olan bir hastalık. Genellikle şiddetli üşütme sonucu gereken tedbirler alınmadığında ortaya çıkan bir hastalık. Meseleye bu açıdan bakıldığında da insanın aklını bir yığın soru geliyor. Sanıyorum toplumu domuz gribinden çok etrafında oluşan bu olumsuzluk ve belirsizlikler rahatsız ediyor.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.