Hasan Aksay

Hasan Aksay

Seçim ve siyaseti düşünmek

Seçim ve siyaseti düşünmek

Sorsan insana, “yarına yaşama garantisi?” Yok. Ölüm bu kadar yakın ve önemli. Millet için de siyaset, yakın ve etkili. “28 Şubat”, bir anda parayı pul etti. Hitler, Bush bir zaman; İsrail hâlâ, Ortadoğu’yu harap etti, dünyada huzur bırakmadı.
Baba, oğlu adına borçlanamaz. Oy kağıdında adını görmeden seçtiğimiz vekil, torunumuzu da borçlandırır. Hz. Ömer’lerle, Fatih’lerle insanlık iklimi bahar olur.
Ailede, kabilede, devlette, dünyada siyaset, her zaman baştır. “Akılsız başın zahmetini ayak çeker”. Siyaset umursanmaz, gerekleri yapılmaz, ihtirasa, fitneye, evrensel gizli örgütlere bırakılırsa, heyhat ki heyhat! Siyasetin olmazsa olmaz, değişmez alt yapısı, ahlak, iman, insanlık ve fedakarlıktır. Bilgi, sistem, ehliyet, sürekli gelişmesi zaruri üst yapıdır. Batı politikayı, “çıkar” olarak görüyor. İnsanlığı, ahlakı dikkate almıyor. Ruh ölüyor. Güven, huzur ve hayatın anlamı kayboluyor.
Batı siyaseti, her iki bakımdan da yetersizdir. 1) Değişmez değerleri bilemedi. 2) Tekamül edemedi. Çağın gerisinde kaldı. Batıdaki çöküşün nedeni bu. Devletler çökerken, günü kurtarmak kaygısı öne geçer. Telaş, mevcudu da bozar. Batı düşüncesi demokrat değil, sömürgecidir. Politikası, başta evrensel gizli örgütler olmak üzere, lobi, medya ve sermayeden beslenir. Batı düşüncesinin insan ve manevi değerlerle kan uyuşmazlığı vardır. Siyasi iradeyi, “Teslis akidesi” rahminde çarpıttı. Şimdi de, “özerk kurum” ve “siyasi adaletle”, milli irade ve hukukla irtibatını kesiyor.
Halk iradesi ve insana saygı nutukta kalıyor. Misal: Milletimizin % 80’i, hanımlar için örtü özgürlüğü istiyor. Hukuk ve vicdan onaylıyor. Fransa Mason locası istemiyor, emrediyor. İnsan hakları yok oluyor. Milyonlar zulme uğruyor. Türkiye büyük bedeller ödeyerek kurtulma gayretindeyken, Türk masonları, rövanş için Azerbaycan’da mason locası kuruyor. Başörtüsü serbestti; hemen yasaklanıyor.
Siyaset sağlıklı ise, ülkede köklü çöküş olmaz. “Balık baştan kokar”. Önce devlet değil, ahlak ve siyaset çöker. Çöküş, şaşkınlık doğurur. Batı şaşkın, globalleşme çağında, İslam ve yabancı düşmanlığına saplandı. Demokrasi çağın sistemidir. Batı’ya bakıp dışlanmamalı. Taklit de edilmemeli. 1) Ahlak ve erdemlerle temellendirilmeli. 2) Global dünya gerekleriyle çağdaşlaştırılmalı. 3) Lobi ve gizli örgütlerden değil, milletten beslenen bir demokrasi yeniden inşa edilmelidir.
Geçen asırlarda milletimiz, “dağın arkasından gelen mert, erkek, gür sesin” sahibi devlet başkanına güvenmiş. İşine karışmamıştır. Şartlar böyle idi. Ulaşım, iletişim ve bilgi imkanı sınırlıydı. Fizan’daki, Yemen’deki Galiçya’daki halk, hangi imkanla sağlıklı bir seçim yapabilirdi? Şimdi mümkün. Millet, en yetkili yöneticileri atayıp, değiştirme makamında. “Ekmel-i ve eşref-i mahluk” olan insan, siyasi vekaletini eskiden güven duygusuyla veriyordu. Siyasi iradesini artık bizzat kullanacak. Kötülüğü engelleyip, iyiliği yaygınlaştıracak. Hak’kı hakim kılacak!
Siyasi sorumluluklarımıza bir önsöz niteliğindeki bu değerlendirmeler ışığında, önümüzdeki Pazartesi günü, inşallah seçimi düşünüp konuşalım.


Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Hasan Aksay Arşivi