İslâm'da vesile vardır
Yarın akşam mübarek Berat Gecesi kandilidir. Allah (c.c.) nasip ederse 15 gün sonra mübarek Ramazan ayına girmiş olacağız.
Şimdi bizler nasip olursa önce mübarek Berat Gecesi'ni yaşayacağız. Biz Müslümanlar ulaştığımız zamanlar ve mekanları vesile ederek de Allah'a yaklaşmanın fırsatlarını değerlendirmekle de emrolunduk. Yani hepimize vesileler aramamız emredildi. Konu ile ilgili ayetlerden birinin meali şöyle:
"Ey iman edenler! Allah'ın hukukunu gözetin... O'nun hukukunu ihlal etmekten sakının... O'na yaklaşmaya vesile arayın..." (Mâide S. A: 35)
Bu âyetten hareketle hepimiz, Berat Gecesi'ni günahlarımızdan kurtulmaya /berat etmeye, Rabbımıza yaklaşmaya vesile bilelim. Konuyu bu yaklaşımla değerlendirebilirsek, o zaman bir takım ihdas edilen münakaşaların da önüne geçmiş oluruz. Helâldi-haramdı, bid'atti-sevaptı... gibi tartışmalar yapılıyor bu geceler kastedilerek. Böylesi spekülasyonlar da bu vesile ile önlenmiş olur.
İslâm'da vesile vardır; biraz önce meâlini verdiğim âyet de bunun delillerinden biridir.
Berat Gecesi, mü'minlerin günahlardan arınma fırsatı anlamı taşır. Günahlardan sıyrılmâ niyetiyle yapılacak ibâdet, duâ, tevbe ve istiğfarlar bu ve böylesi gecelerde ayrı bir önem ifade eder.
Bizim beratımız:
• "Kıyamet günü amel defterini çok istiğfar bulunana ne mutlu" beyanında olduğu gibi, günahlarımızdan dolayı çok pişmanlık duymaktır..."
• Allah'ın emrettiği, Rasülünün yaşadığı tarz ile şekillenmektir...
• Allah'ın adını anmak ve yaymak için yol almaktır...
• O'nun ismini yüceltmek için mânevi dinamiklerimizi diriltmektir...
• İnsana hürmet etmek; yaratılanı yaratandan dolayı hoş görmektir... (Bu insanın kötü amellerini hoş görmek şeklinde anlaşılmamalıdır.)
• Mürüvvet sahibi olmak yolunda ilerlemektir...
• Tam mânasıyla sabır ve selâmlaşmak gibi değerlere sahip olmakla hedefi gerçekleştirmektir...
• Sıla-i rahim (akraba ziyareti) yaparak o anların feyiz ve bereketinden istifade etmektir.
• Hastaları ziyâret ederek değer kazanma yolunda ilerlemektir...
• Birbirimize müsâmahalı davranarak kardeşlik bağlarını zedelememektir...
• Toplum olarak unutturulan ve unutmaya da yüz tuttuğumuz hasletlerimizi/müslümanlık vasıflarımızı tekrardan yeşertmektir...
Biz beratımızı ancak böyle alabiliriz...
"Allah (c.c.), bizi hangi amelimizle ya da amellerimizle bağışlar?" bunu hiç birimiz bilemiyoruz, bilemeyiz de.
Hangi amelimizle dersiniz?
Belki kılacağımız "teheccüd" namazlarımızla...
Belki bir böceği ezmeme adına göstereceğimiz hassasiyetle...
Belki bize yapılan kötülükleri iyilikle savmakla...
Belki bir fakir sevindirmekle...
Belki düşmüşü kaldırmakla...
Belki batmışı çıkarmakla...
Belki günaha düşmüş birini kurtarmakla...
Belki açları doyurmakla...
Belki öksüzleri/yetimleri sevindirmekle...
Belki borçluların sıkıntılarını gidermekle...
Belki alacaklarımıza tölerans tanımakla...
Belki haramlardan uzaklaşmakla...
Belki karşılaştıklarımıza tebessüm etmekle...
Belki ağlayanın gözyaşlarını dindirmekle...
Belki komşularımıza ikramlarda bulunmakla...
Belki aş'a ihtiyacı olana aş; iş'e ihtiyacı olanı iş- eş'e ihtiyacı olana eş bulmaya vesile olmakla...
Belki böylesine gün ve gecelerde rıza-i bâriyi üzerimize çekici daha başka nice amellerle bağışlanacağız... Bunu biz bilemeyiz. Ancak, Allah (c.c.) bilir.
Kurtuluşumuz küçücük bir iyilikle olabileceği gibi, helâkimiz basit gördüğümüz bir kötülükle de olabilir.
Bütün bunlardan dolayı her mü'min dâima vesile aramalı, önüne gelen/çıkan vesileleri de iyi değerlendirmelidir.
Berat Gecesi de bu vesilelerden biridir, inşaallah...
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.