Bir Afrikalıyı yaşatmak istemez misiniz?
Kuraklığın ve açlığın pençesinde kıvranan Somali’yle ilgili haberlerimizi takip ediyorsunuz.Günlerdir Somali konusu Akit’in sürmanşetindeki yerini koruyor.
Akit önce meselenin özüne dönük yorumlarıyla farkını ortaya koydu ve Somali’deki sıkıntının kaynağına ışık tuttu.
Zira Somali’yi bu noktalara sürükleyen Batı’nın bitmek tükenmek bilmeyen emperyal emelleri, Birleşmiş Milletler’in acziyetiydi.
İşte Başbakan Erdoğan’ın gerçekleştirdiği Somali ziyareti yıllardır iç savaş ve kuraklıkla imtihan olan bu ülke için yeni bir umut oldu.
Biliyorsunuz Somali’de 1991’den beri “devlet” yok...
Somali’nin yer altı zenginliklerini sömürmek isteyen Batı sistematik biçimde önce “devlet otoritesini” ortadan kaldırdı.
Sonra ortaya bu dramatik görüntüler çıktı.
Başbakan Erdoğan’ın Somali ziyaretini Ankara haber merkezimizden arkadaşımız Ertuğrul Cesur takip etti.
Ertuğrul Cesur dış dünya tecrübesi olan aynı zamanda dört dil bilen bir arkadaşımız.
Somali’den de ilginç izlenimler ve fotoğraf kareleriyle döndü.
Ertuğrul, Somalili yetkililerin bu ziyareti, barışın sağlanması ve ülkenin yeniden ayağa kaldırılması için bir dönüm noktası olarak gördüğünü söylüyor ve orada gördüklerini özetle şu şekilde aktarıyor:
“Birçok kişi Somali’de yaşananların abartıldığını düşünüyor olabilir... Ben de şahsen -hiç dile getirmesem de- gitmeden önce öyle düşünüyordum... Evet, çok şeyin çarpıtıldığı doğrudur, ancak orada yaşanan insanlık dramı ile ilgili anlatılanlar, gördüklerimizin yanında hiçbir şey... Somali tek kelimeyle bir kâbus... Heyetle önce Mogadişu’nun çevresindeki Kızılay’ın ‘Hayat’ çadır kampına, ardından Howlwadag kampına gittik... Howlwadag’daki manzarayı görünce benzer bir kamp manzarası görmeye tahammül edip edemeyeceğim konusunda kendimden şüphe etmeye başladım... Sayım yapılamadığı için 4 ila 6 bin arasında insan bulunduğu tahmin ediliyor. Körpecik çocukların tüm masumiyetleriyle gözlerimizin içine bakışı insanı birkaç yaş ihtiyarlatacak cinsten... Oraya gidip de vicdanı olmayanlar gördüğü manzaradan, vicdanı olanlar ise kendisinden utanıyor... Gerçi kentin geri kalanının durumu da kamplardan farklı değil. Bırakın gezmeyi, bazı yerlerde koku nedeniyle nefes almak bile imkânsızlaşıyor. Üstelik yardım kuruluşlarından görüştüğümüz arkadaşlar, ‘Mogadişu’daki kampların durumu ne ki, siz Kenya sınırındaki Dadaab kampını görün’ diyor. Dadaab’da 600 bin mülteci varmış... Somali’deki insanlık dramını sözlerle aktarmak imkansız.”
Peki gelinen bu noktada bizlere düşen vazife yok mu?
Elbette var.
Rahmet ve merhameti her şeyin önünde tutan bir geçmişe, bir geleneğe sahip olan bir millet bu drama nasıl kayıtsız kalır?..
Somali’ye en çok yardımı yapan ülke Türkiye.
Ve Batı’nın sömürmek için gittiği Somali’ye 20 yılın ardından yardım için giden ilk Başbakan da bir Türk.
Biz de...
Kişisel desteklerimizin yanı sıra Akit Ailesi olarak, çorbada tuzumuz bulunsun istedik.
Kendisine her daim mazlumun yanında yer almayı misyon edinen Akit, elbette bu drama da sessiz kalamazdı.
İnsanlık vicdanının imtihan edildiği bu büyük sınav karşısında İcra Kurulu Başkanımız Mustafa Karahasanoğlu ağabeyimiz kolları sıvadı.
Hasan Karakaya ağabeyin de dün ve önceki gün genişçe anlattığı gibi Akit, Somali’yle ilgili çok önemli bir kampanya başlattı.
Bu kampanya ile yardıma muhtaç binlerce yetimin bakımını bulundukları yerde Türkiye’deki hayırseverler üstlenecek.
İHH ile ortaklaşa düzenlenen bu özel kampanyanın tüm ayrıntıları Akit’teki haberlerde ve ilanlarda, ayrıca www.habervaktim.com ve www.ihh.org.tr internet adreslerinde tafsilatlıca mevcut.
Ayda sadece 70 Lira’ya mal olacak bu katkıyla Somalili yetimler hayata yeniden tutunacaklar.
Orada bir yetim sizin verdiğiniz bu parayla yetişecek ve belki de Afrika’yı geleceğe hazırlayacak.
Sizin, bizim, hepimizin bu mütevazı katkısı insanlığın geleceği için, Somali’nin geleceği için, yetimlerin hayata bağlanması için önemli bir başlangıç olacak.
Aynı zamanda bu katkınız Batı’nın onursuzluğunu yüzüne vuracak.
STK’lardan ve okuyucularımızdan kampanyaya dair güzel haberler geliyor.
Akit ve okuyucusu bu trajedi karşısında farkını bir defa daha ortaya koyuyor.
Allah’tan bu kampanyayı mübarek kılmasını temenni edip, katkılarınızın devamını bekliyoruz.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.