AK Parti’nin “şike” sınavı
Kamuoyunda “Şike Yasası” olarak bilinen ve Cumhurbaşkanı tarafından veto edilen yasa değişikliği jet hızıyla Meclis’ten geçti. Böylece iddianamesi tamamlanmış ve mahkeme tarafından kabul edilmiş davaya, TBMM tarafından fiilen müdahale edilmiş oldu. Meclis daha 8 ay önce verdiği karardan dönen bir tavırla, bu güne kadar olmayan bir işe imza atmıştır. Bu Meclis aslında Irak ile ilgili tezkereye her türlü baskıya rağmen “evet” demeyen duruşuyla hepimizin gönlünde muhkem bir yer tutmuştu. Aradan yıllar geçti çok şeyler yaşandı ve tecrübeler de arttı. Ancak şimdi tecrübelerin değil de baskıların etkili olduğu bir Meclis çalışmasına şahit olduk.
Daha önce bu konuyla ilgili bir yazımda, aslında diğer partilerin tümü istese bile AK Parti istemedikten sonra bu değişikliğin yasalaşmayacağını, dolayısıyla yasalaşması halinde getirisinin de götürüsünün de AK Parti’ye ait olacağını söylemiştim. AK parti milletvekillerinin bir kısmı oylamaya katılmamış. Ancak 284 evet oyunun 258’i AK Parti’ye ait... Bu neredeyse milletvekillerinin % 80’i demektir. MHP’nin sadece 14 milletvekili, CHP’nin ise 12 milletvekili evet oyu kullanmış. CHP’den 123, MHP’den 38 ve BDP’den 25 milletvekili oylamaya katılmamış.
Sonuç olarak bu yasa değişikliği AK Parti’nin ürünüdür. Bu haliyle tarihi bir karar olmuştur!.. Tüm partiler değişikliği destekliyor, hepsi mutabık denilirken iş AK Parti’nin omuzlarına bırakılmıştır. Bu sonuca bakıldığında CHP ve MHP samimi olmayan ve kurnazca bir duruş sergilemişlerdir; tavırlarından siyasi rant bekledikleri anlaşılmaktadır. AK Parti’nin kapatılma davasının açılmasına sebep olan kılık-kıyafet mağduru öğrencilerle ilgili çalışma MHP’nin önerisi ile gündeme gelmiş, ancak “laikliğe aykırı eylemlerin odağı durumuna geldiği” iddiası ile Anayasa Mahkemesi’nde sadece Adalet ve Kalkınma Partisi’ne “temelli kapatma” davası açılmıştı. Bu değişikliğin yasalaşmasında da AK Parti’ye diğer iki parti tarafından önemli bir gol atılmıştır. Milletimiz de bu sonucun AK Parti’nin iradesiyle gerçekleştiğini görmektedir.
Sayın Cumhurbaşkanı’nın sporda şike olayları ile ilgili yapılan ceza düzenlemelerinin “caydırıcılığı ortadan kaldırıyor “gerekçesiyle veto etmesine rağmen, gerekçeler üzerinde hiç tartışılmadan aynı şekilde kabul edilmesi çok soruları gündeme getirmektedir. Sanki yangından mal kaçırılıyormuş gibi!..
Sadece milletimiz için bedel ödenir
2004 yılında AK Parti’nin YÖK kanununda bazı değişiklikleri içeren küçük bir “yasa değişikliği paketini” Cumhurbaşkanı Ahmet Nejdet Sezer veto etmişti. Bu paketle kanundaki antidemokratik bazı maddelerin değiştirilmesi, meslek liselerine yapılan haksızlığın giderilmesi amaçlanmıştı. Vetodan sonra yasa değişikliğinin tekrar Meclis gündemine getirilmeyeceği söyleniyordu. 2004 Temmuz ayında Birlik Vakfı’nın Grand Cevahir Otel’de “Meseleler ve Çareler” konulu sempozyumunda, üniversite sorunları ile ilgili bir tebliğ sundum... AK Parti’nin Acil Eylem Planı’nda verdiği sözleri yerine getirmesini, üzerinde çalışılmış olan yasa değişikliğinin yeniden ele alınmasını ve bu konuda öğretim elemanları olarak kendilerini destekleyeceğimizi ifade etmiştim... İstiyordum ki; milletin verdiği gücü elinde bulunduran bizim insanlarımız, güzel işlere imza atsınlar...
Ancak sayın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan yasa değişikliğini buzdolabına kaldırdıklarını, bu konularda “bedel ödeyemeyeceklerini” söyledi... O günden bugüne aradan tam 7 yıl geçmiş olmasına rağmen bu konudaki çalışmalar halen buzdolabında tutulmaktadır; yükseköğretimle ilgili sorunların temelden çözümü için yapılan yasa çalışmaları olmadı. Yapılanlar pansuman türünden idi. Halen kesintisiz zorunlu eğitim devam ediyor. Katsayı konusu Danıştay’ın vicdanına bırakılmış durumda. Biri çıkıp dava açsa, Danıştay’ın son YÖK kararına evet diyeceğini sanmıyorum. Ancak AK Parti’ye oy veren insanların büyük bir kısmı AK Parti’nin bu değişiklikleri ya da yeni bir Yükseköğretim Yasası yapacağını bekliyor; ama halen tık yok...
Oysa “Şike Yasası” buzdolabına girmeden Meclis’ten transit geçti... Bu değişikliğe oy verenler ne millete ne de çocuklarına bu tavırlarının izahını yapamayacaklar... “Şike Yasası”ndaki değişiklikler referanduma götürülse milletimizin büyük bir kısmının hayır oyu vereceğine, bu değişiklikleri onaylamayacağına inanıyorum. Oysa AK Parti bunu yasalaştırdı, yapılan millete karşı bir haksızlıktır. Milletimiz sayın Cumhurbaşkanı’nın bundan sonraki tavrının ne olacağını dikkatle izliyor.
Ayrıca bu durumu AK Parti’ye kurulmuş bir tuzak olarak görüyorum. CHP, MHP destekliyor gibi duruş sergiliyorlar ama oylamaya katılma oranları çok düşük... Bu oyunun amacı AK Parti’ye bedel ödettirmektir. Sayın Başbakan’ın baskısıyla Meclis toplantısına katılan AK Parti çoğunluğunun biri hariç “evet” dediği görülmüştür. Tecrübeli, usta siyasetçi olarak Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın bunun bir bedeli olacağını bilmemesi mümkün değildir. 2004 yılında 28 Şubat’ın, İmam-Hatip Liselerine-meslek liselerine karşı haksızlığına son vermek için yapılan yasa değişikliğini, “bedel ödeyemem” diyerek tekrar Meclis gündemine getirmeyen sayın Başbakan, bu yasa değişikliğinde “bedel ödemeyi” neden göze alıyor, milletimiz bunu bilmek istiyor.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.