Arap baharını anlamak
Arap Baharı, İslam ülkesinin diriliş hareketidir. Doğru görmenin ilk şartı, bakış açısını Müslümana göre ayarlamaktır. Oysa, gerileme dönemi dahil, I. Dünya savaşı yenilgisiyle ateist düşünce ikliminin kavramlarıyla kuşatılma neticesinde bakış açımız ve ufkumuz bulutlandı. Bu bahar, kara bulutları dağıtıp berrak ufukla yola çıkma adımıdır.
Müslüman, hem geçici bu dünya, hem ebedi ahret hayatına; hem akla, hem imana-gönle-vicdana sahip olarak hareketle sorumlu irade sahibidir. Sonu, ölümle kararan ufkun mahkumu değildir.
Fiziki bünyemiz hastalıkla; ruh ve vicdan ahlaki değerlerin kaybıyla yatağa düşer. Kuran ışığının girmediği gönle, ölüm karanlığı girer. Bu karanlık, çıkar, şöhret gibi kaygılar batağıdır. Müslüman ölümü, Şeb-i Arus; Ateist ölümde sonuç anlamsızlıktır. Ölmeden ölmektir. Ekmel-i ve eşref-i mahluk olan yüce fıtratı, Aşağıların aşağısına düşürmektir.
İslam insana, imanla ölümü aşan ufku, ölümsüz değerleri, Kuran ahlakını sunar. Dünya, ölüm gibi acı sahneyle biten bir rüya olmaktan çıkar. Dünya, liyakatimizin ölçüldüğü imtihan salonu olur ve insan sonsuzluk ufkunda layığını bulur. Hiçbir şey kaybolmuyor.
Dil her söze dönüyor. Bazı kimse, bukalemun gibi her renge giriyor. Bu imtihan salonunda net ayrım olmuyor. İbret için gerilere bakınca görülüyor ki İslamı yaşayanlar, Bilaller, Mevlanalar, Yunuslar, devlet adamları gönüllerde. Ya Firavunlar, Nemrutlar, Şahlar, İslama ters ufaklıklar? Ne ibret! Dün tapılan heykeller yıkılıyor. Geçici dünyada Hz. Ademden beri solmayan tek renk, Müslüman gönüllerde yaşayan-yaşatılan ebediyete dönük sevgiler.
Dünya imtihanında esas yaşam kalitesidir. İslam, Veren el alan elden üstündür diyor. Makam, zenginlik, gururda değil yücelik. İnsan, sevgi-saygı, edep ve hizmetle değer bulur. Hayat, iman ve yürek ateşinde kalite kazanır. Müslüman kazanır, Afrikada kuyu açar. Zekat ve kurbanıyla yoksula çare arar.
Bunları niçin söyledim? Bunun neresi bahar? diye ümitsizlik ekmek isteyenler var da onun için. Hayat, dünyadan ibaret değil. İnsan, kötülüğe engel, iyiliğe rehber olmakla sorumludur. Kuran ışığıyla bakınca, hayattan üstün değere sahip olamayan insanın hayatının da değeri olmadığı görülür. Şehitlik, imanla bu yüce değere erişmeyi somutlaştıran bir ifadedir.
Cihat, insanla İslam arasındaki engelleri kaldırmaktır. İnsani yüceliğe engel fitne, çıkar ve gurur bataklıklarını kurutup, iyiliği hakim kılmak için çalışmaktır. Sayın Gannuşiyi de, Şeyh Karadaviyi de İhvanı da iyi bilirim. Bunlar, imtihan dünyasının geçici saltanatının kavgacısı değildir, olmazlar. Bu baharın istikameti saltanat değil, İslamın insanlığa hizmet yolunu açmaktır. Yoldaki zorluklar, kayıp değil kazançtır. Şehitlik gazilikten küçük değildir.
Ümit Allahadır. Müslüman gönlünde ümitsizlik olmaz. Yeis ekici, kendini yanıltır. Bu bahar gerçek bahardır. İslam dünyası hayat fışkırıyor. Milenyum meyve mevsimidir. Yapmak zor. Dünyayı iyiye döndürmekse en zoru. Hak, bedel ödenerek kazanılır. İlkokul sualiyle üniversite olmaz. İstek büyük. Elbet bedel yüksektir. Gereken iman, sabır ve gayret kalitesidir.
Dünya değişiyor diye Çine bakanlar, yanlış yere bakıyor. Çin değişimi Komünist Rusyanın ki gibi basit ve yüzeyseldir. İnsana bakmak gerek. Onun için de İslama. Geçen asırda Batı, siyasi olarak dünyanın %48,7ine, üretimde, % 84,2ine kadar çıktı. İslam ülkeleri, %2lere kadar düştü. Bu asrın başı Batı, %24,2ye indi; Müslümanlar %21,1e çıktı. İklim dünyada bahara dönüyor. Rahmeti idrak ve şükür gerek.
Bu yazı bura da bitmez. Bahara model gerek mi? Sistem ne olmalı? gibi sorular ve sorumluluklarımızı düşünmeliyiz. Gelecek yazıda.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.