Yener Dönmez

Yener Dönmez

Dershane kapatmanın yol haritası

Dershane kapatmanın yol haritası

Okullardan arta kalan zamanlarda, yani hafta sonunda gençlerin kendilerini İslami, kültürel, sportif ve musiki gibi alanlarda geliştirmeleri gerekiyor.


Daha doğrusu kendilerini “öğretim” dışında geliştirebilecekleri yegane alan bu. Lakin, eğitim sisteminin kurgusundaki yanlışlık nedeniyle gençlerimiz bu alanlara eğilemiyor.


Okul dışı bu kıymetli zamanı dershaneler işgal ediyor ama günah keçisi yapılması gereken onlar değil.


Dershaneler çok tuttu, çünkü boşluk vardı.


Boşluğu dolduran her şey tutar.


Bir sokakta büyük ve kaliteli, içinde ekmekten simide kadar her şeyin üretildiği nezih bir fırın düşünün.


Aynı sokağa bir de küçük simit fırını açılırsa tutar mı?


Elbette ki tutmaz.


Dershaneler, sınav sisteminin sonucu.


Bütün sınav sistemleri nasıl kurgulanırsa kurgulansın yarış esasına dayanır. Okullar uzun soluklu eğitim kurumlarıdır ve yapısı itibariyle öğrenciyi yarışa hazırlayamaz.


Dershaneler ise sınava odaklıdır ve öğrencilere avantaj sağlar.


Eğitim kalitesinin düşük olduğu taşra illerinde bu katkı oransal olarak daha da ileri boyuta varır.


Dershanede öğretilenlere sıkı çalışan öğrenci, kötü bir okula gitmiş olsa bile rakiplerinin önüne geçebilir.


Normalleşmiş bir eğitim sisteminde dershaneye yer yoktur.


Dershaneler ortadan kaldırılmalı.


Bu kaldırma eğitimi normalleştirme çerçevesinde yapılmalı.


Yani öncelikli olarak sınav sistemi çözülmeli ki dershaneler ortadan kalksın.


Uzun soluklu bir eğitim dönüşümü çerçevesinde yapılmayıp, dershanelerin kapısına direkt olarak kilit vurulursa yeni problemler karşımıza çıkabilir.


Veliler sınav sisteminde çocuklarını öne geçirmek için farklı arayışlara girerler. Özel ders ve merdiven altı dershaneciliğe yönelme gibi.


Diğer bir problem ise dershanelerde istihdam edilen on binlerce öğretmenin, işsiz öğretmenler ordusuna katılması olur.


Yeni bir sosyal problem ortaya çıkar.


Bu öğretmenlerin çoğu KPSS’ye hazırlanıp memur adayı olacak yaşı geçmiş, evli-barklı, hane sahibi insanlar.


Dershane binalarının hemen tamamının iş hanlarının katları ve şehir merkezlerinin en yoğun olduğu çarşı içlerinde bulunduğu düşünüldüğünde bunların fiziki varlıklarının okula dönüştürülememesi de başka bir problem.


Okul yapılabilecek binaların yönetmeliği belli.


Dershanelerin tek bir tanesi bile bu yönetmeliğe uygun değildir.


Dershanelerin kapatılıp, hizmet alım modelli özel okula geçilmesi yukarıda dediğim gibi “uzun soluklu dönüşüm”e ihtiyaç duyan bir konu.


Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer kuşkusuz bu konulara bizden daha hakim.


Adım adım ve uzun vadeli bir planlamayla bu sorun çözülmeli.


Hafta içi okula, hafta sonu dershaneye gitmek hiçbir öğrencinin tercihi değil. Veliler de çocuklarını bu derece hırpalamak istemiyorlar.


Dershaneciler de eğitim sisteminde bulundukları yerden memnun olmadıklarını ifade ediyorlar.


Ama hem dershanecilerin hem de eğitimcilerin yoğunlaştıkları nokta, dönüşümün gerektirdiklerinin nasıl karşılanacağı.


Velilerin problemi ise eşitlik.


Çocuklarının kimseden geri kalmamasını, eşit eğitimle donatılmasını istiyorlar. Karşı olsalar da çocuklarını sırf bu nedenle dershaneye gönderiyorlar.


Toplam eğitim kalitesinin yükseltilmesi aslında bütün sorunlarımızın çözümü.


Bu o kadar zor bir iş ki; yapabilenin yeri cennette hazır.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
10 Yorum
Yener Dönmez Arşivi