Namaz Bilinci Seminerleri
Namaz Gönüllüleri Platformu ve Ensar Vakfı işbirliği ile hazırladığımız ve 04 Mart – 29 Nisan 2013 tarihleri arasında devam edecek olan “Namaz Bilinci Seminerleri”ne dün “Bismillah” deyip başladık elhamdülillah. Namaz âşıklarının seminer programına ilgisi gerçekten olağanüstü boyutlara ulaştı. Programa katılma şartlarını haiz olup kayıt için başvuranların sayısı, öngörülenden dört-beş kat fazla.
Bu yoğun ilgi, Namaz Gönüllüleri Platformu’nun 2006’daki ilk çıkışında gördüğü ilgiyi hatırlattı. Kanaatim o ki, “namaz davası” için bir araya gelen 22 seçkin ve saygın ismi aynı fotoğraf karesinde yan yana gören kardeşlerimiz, el ve gönül birliği ile organize edilip uygulamaya konulan bu çalışmanın bereketli ve verimli geçeceğine daha ilk bakışta inandılar. Bize düşen de bu beklentiye lâyık olmak…
Evet, 22 güzel insan, sırf Allah rızasını tahsil için bu ortak çalışmaya dâhil oldular. Hepsinden Allah razı olsun. Belki isim listesini göremeyenleriniz ya da unutanlarınız olabilir; tekrar hatırlatalım:
Abdullah Yıldız, Kerim Buladı, Şerafettin Kalay, Nihat Bengisu, Hüseyin Kader, Mustafa Karataş, Mehmet Paksu, Muhammed Emin Yıldırım, İhsan Süreyya Sırma, Cemil Tokpınar, İhsan Atasoy, Ahmet Yüter, Hikmet Atan, Dursun Ali Taşçı, Senai Demirci, Abdülhamit Kahraman, Nurettin Yıldız, Faruk Beşer, Ramazan Kayan, Ahmet Bulut, Ahmet Taşgetiren, Rahmi Yaran.
Elbette, yaklaşık 7 senedir Namaz Gönüllüleri Platformu’nun “Namazla Diriliş Seferberliği” çalışmalarına bizzat katılıp Anadolu’yu ve Avrupa’yı dolaşarak namazı anlatan, ayrıca imkânları ölçüsünde ve farklı biçimlerde Platforma destek veren değerli hocalarımızın sayısı çok daha fazla. Namaz davasına kitapları, yazıları, konuşmaları, radyo-TV programları ve sair şekillerde katkı sağlayan herkesten Allah razı olsun. Namaz Platformu’nun İstanbul Şehzadebaşı’ndaki ilk toplantısında Ensar Vakfı adına bu çalışmaları fiilen organize edeceklerini söyleyip gereğini yaparak ilk açık desteği veren merhum Ahmet Şişman ağabeyi rahmet ve minnetle anıyoruz. Ensar Vakfı yönetiminin o günden beri hiç hız kesmeden devam eden destek ve organizasyonlarına da doğrusu müteşekkiriz. Yeri gelmişken, 7 yıl önce birlikte yola çıktığımız ve geçtiğimiz yıllarda Dâr-ı Bekâ’ya yolladığımız Şaban Döğen gibi hocalarımıza da dualar gönderiyor, ecirlerinin katlanarak mizanlarına konmasını niyaz ediyoruz.
İnanıyoruz ki, Ensar Vakfı’nın ev sahipliği yaptığı ve Namaz Gönüllüleri Platformu ile el ele vererek düzenlediği “Namaz Bilinci Seminerleri”, insanımızın temel İslâmî değerleri ile yeniden buluşmasına ve namaz duyarlılığı kazanmasına önemli katkılar sağlayacak ve Ağustos 2006’dan bu yana aralıksız sürdürdüğümüz Namazla Diriliş Seferberliğine yeni bir boyut kazandıracaktır. Özellikle üniversite öğrencilerimizin yoğun olarak bu seminerlere katılmaları, namaz davasının gençliğimize ve geniş halk kesimlerine ulaşması açısından yararlı ve hayırlara vesile olacaktır diye umut ediyoruz…
İmdi, iki ay sürmesi plânlanan “Namaz Bilinci Seminerleri” çerçevesinde bize düşen konu “Namazın Çok Yönlü Tarifi” oldu. Bu vesile ile birkaç kısa ve özlü tarifi kısaca sizlerle paylaşıyorum:
“Günde beş vakit Allah’ı birlemenin, yani Tevhid’in eyleme dönüşmesinin adıdır namaz. Allah’ı tesbih, tekbir ve ta‘zim eylemek, O’na hamd, şükür ve senâda bulunmak, O’ndan yardım dilemek ve dualarımızın kabulünü istemek, günahlarımız için tevbe ve istiğfar etmek; dua, niyaz, yalvarma, tevazu, huşû, hudû, zikir, tefekkür... hepsi namazın birer parçası ve temel unsurudur.
“Namaz: iman ile küfür arasındaki perde, mümini fahşâdan ve münkerden alıkoyan en önemli engel ve Müslümanı Müslüman olmayandan ayıran en belirgin bir ölçü ve alâmet-i farikadır…
“Kısaca namaz: Tevhid’in pratiği, imandan aksiyona geçiştir; Tevhid inancının temel ilkelerini hem dilimizle, hem kalbimizle ve hem de hareketlerimizle tekrar edip iman ve ikrarımızı tazelemektir.
“Bir başka açıdan namaz: tüm mahlûkatın ibadet biçimlerini kendisinde toplayan bir hülasadır. Kıyam eden, rükû ve secde eden meleklerin ibadetleriyle canlı ve cansız bütün varlıkların ibadetleri, tesbih ve tenzihleri namazda toplanmıştır. Keza namaz: cismin, aklın ve kalbin iştirakiyle gerçekleştirilen mükemmel bir ameldir. Bu üç unsurun her biri adaletli bir şekilde ve yerli yerinde namazda temsil olunurlar: Cisim için kıyam, rükû, sücûd, dikilme ve eğilme; dil için kıraat, tesbih, zikir ve dua; akıl için düşünme ve anlama; kalp için de huşû ve manevi lezzet vardır…
“Namaz, münker’e ve fahşâ’ya, küfre ve şirke, nefse ve şeytana, dünyevi sevgi ve korkulara karşı büyük bir engel ve sağlam bir kalkandır. Allah adına tâğût’a karşı, rüşd adına ğayy’a karşı, iman adına küfre karşı ve hak adına bâtıla karşı kuşanılan çelikten bir zırhtır o…” (Abdullah Yıldız, Namaz Bir Tevhid Eylemi)
Namaz Gönüllüleri olarak “Namaz Bilinci Seminerleri”nin hayırlara vesile olması için dua ediyoruz.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.