Gezi, basit bir sivilce gibi başladı. Birden il il hareketlendi, Amerika’dan Avrupa’ya kadar alev sardı. CNN’den BBC’ye, ekonomi dergilerine varıncaya kadar yalan, iftira ve tertiplerle saldırıya geçildi. “Direnin!” dendi.

Gezi Parkı’ndaki 5 ağacın yer değiştirmesi, 3-5 kişilik ilk çadırcıların, güya ağaç sevgilerini incitmiş. Al sana, ülkeyi saran kırıp dökmeler; dünyayı saran eşsiz bir destek kampanyası?
Suriye’de topyekun bir millet, kendi tank ve uçaklarıyla yok ediliyor. Yüz bin insan hunharca öldürülüyor. Ülke harap ediliyor. Yaralı, sakat ve vatansız kalan yüz milyonlar? Sömürgeci dünyanın vicdanı değil, gözleri de kör. Türkiye ve Mısır, istikrara kavuşuyor, kalkınacak diye birlik ve dirliği dinamitleniyor. Sömürgeciler, zorbalığa, “seçimsiz bir iktidar ümidi” sunmak için terörü, özgürlük boyasıyla boyuyorlar. Ey akıl! İz’an! Vicdan! Utanma ve sorumluluk hissi! Nerdesiniz?
Beşşar Esat’ın, bir devletler koalisyonu ile yürüttüğü Suriye halkıyla savaşı gözler önünde. Görmeyen yok. Esat, müttefiklerinin tutsağı. Rusya ve Çin, koruyucu şemsiye? İran, Maliki ve Nasrallah akıl dışı, garip bir hedefe kilitli. Çıkarcı dünya ise; Ortadoğu’da milletlerin değil, kendi desteğine mahkûm kaba kuvveti, çıkarına uygun görüp seyrediyor. Sözden anlayan kimse, acıyı duyan vicdan yok
Çıkarcı dünya, Gezi için neden bu kadar gayrette? Millet iradesi hâkim olursa, Gezi destekçisi kazansın diye 3. Hava meydanını iptal etmez. 3. köprüyü de; nükleer enerjiyi de yapar. Devletini eylem ve provokasyonlara karşı güçlü hale getirir. Bir Ermeni ASALA’sı; bir PKK; bir DHKP-C’nin bilmem kaç numarası; bir Gezi olmaz. Türkiye, bu hastalıkların virüsünü üreten devletlerle hesaplaşır.   
Şimdi Muhammed Mursi’ye niçin düşmanlar? Çünkü Ortadoğu’da millet iradesinin, adil hükümetler ve sağlıklı bir yapı oluşturmasına fırsat verilirse, Ortadoğu’nun zenginliklerini sömürme imkânı kalmaz. Müslüman devletler, sadece kendi halkına hizmetle de kalmaz. İmanı gereği, zenginliğinden insanlığı yararlandırır.
Mısır’da fitne körükçülüğü için kaç gündür bütün dünya gayrette? Hem de ne gayret? “1 Temmuz’da Mursi’ye karşı büyük protesto” olacakmış. Doğmamış bir mitingin büyüklüğü nerden çıkıyor? Propagandası büyük. Bu fitne kaç gündür, haber üstüne haber oluyor. Eğer bunlar paralı ilan olsa, ABD dahil, dünyadaki hiçbir devletin nakit hazinesi buna yetmez. Mursi, daha bir yıl önce halkının büyük tasvibiyle geldi. Zemin ve başlangıç zorlukları dikkate alınırsa, eşsiz bir gayret ve başarı sağladı. 25 kuruşluk bir yolsuzluğu var mı? Yok. Mümkün değil. Esat gibi tankla, uçakla milletini mi bombalıyor? Lüks içinde mi? Yok… Yok… Yok… Pekiii bu yaygara, bu tencere düdük gürültüsü ne? Bu fitne desteğiyledir ki terör, mitingin 4 gün öncesinden Kahire’de tatbikata başladı. Sömürü, fitne ve tetikçi merkezleri, propagandayla milleti huzursuz, devleti zayıf düşürerek çıkar dengelerini yüksek tutmak istiyorlar.
Bir devlet kadrosunun gözünü; Gezi’den, Tahrir’den ayıramaz duruma getirmek, bu çağın en sinsi, en alçak millet ve devlet düşmanlığıdır. Kalkınma boyacı küpü mü? Bir yılda bir şirket bile yerine yerleşemez? Bir yılda Mursi’den kim ne bekliyor? Kaldı ki Mursi gece gündüz koşturuyor. Mursi’ye kadar, koca Mısır’ın dünyada pek sesi duyulmazdı. Mursi geldi; Birleşmiş Milletler, Tahran, Türkiye, Afrika ziyareti ve önemli konuşmalarıyla Mısır dostluğunun tohumlarını ekti.
Mısır’da da bir seneye sığmayacak derecede önemli hizmet ve reformlar gerçekleştirdi. Mursi, Allah’ın lütfuyla bu kadar kısa zamanda büyük bir devlet adamı olduğunu gösteren nadir kahramanlardan biridir. Bu rahmet, bütün İslâm dünyasına yağıyor. Fitnecilerin fitnesinin, kendileri için bir yük ve utanç olduğunu görmeye başladığımız bir asrı yaşıyoruz. Birlik, şükür ve gayretimizi artıralım.
İslâmofobia cephesi, Müslümanlar ayağa kalkamadan halletmek istiyorlar. CNN’in acelesine baksana, millet iradesine desteği, millete, hükümete karşı gösterme sahtekârlığına sapıyor. Derdi hükümeti devirip seçimsiz, emrinde iktidar istiyor. Oysa Müslümanlar yeniden ayağa kalkıyor. Allah’ın yardımı açıktır.
“Fitne katilden eşettir.” Fitne, düşmanlığı, her kılıfa sokabiliyor. Yanan fitne ateşini söndürünceye kadar uyumak haram. Haçlı seferleri Kanuni ile kesintiye uğramıştı. 20. Asır’da İslâmofobia olarak ortaya çıktı. Söndürmek için güç istiyor. O da milletçe birlik, gayret, okuma, düşünme, yazma ve diri kalmayı gerektiriyor. “Milletler layık oldukları idareye kavuşurlar.”