Yener Dönmez

Yener Dönmez

Demirtaş’ın adaylığı

Demirtaş’ın adaylığı

HDP adayı Selahattin Demirtaş’ın İstanbul’da “elimize silah almayacağız” açıklamasının üzerinden birkaç saat bile geçmeden PKK Ceylanpınar’da AK Partili Belediye Başkanı’na bomba yüklü otomobille pusu kurup, uzun namlulu otomatik silahlarla konvoyunu taradı. Neyse ki saldırıda, iki kişi sadece hafif yaralandı, can kaybı olmadı.

Terör örgütü ve uzantısı HDP Ceylanpınar’ı AK Parti’nin kazanmasını bir türlü hazmedemiyor. Seçimden bu tarafa yaptıkları eylemlerle “bölgenin tek hakimi biziz” demeye getiriyorlar.

Bölgenin PKK hakimiyetinde olduğu algısını ispatlamak için hem bölge halkına hem de geri kalanına bu şekilde mesaj verilmek isteniyor.

Son dönemde  9 korucunun köy meydanında, ilçe meydanında, çocukların bakışları arasında, okul önünde, herkesin gözü önünde göstere göstere şehit edilmesini de, Kışla’da indirilen bayrak olayını da, yakılan şantiye araçlarını da, yol kesme eylemini de, böyle değerlendirmek gerekiyor.

İmralı merkezli terör örgütü uzun vadeli hedefleri doğrultusunda ince bir strateji yürütüyor.

KCK Eş Başkanı Cemil Bayık Kandil’den, “Kim gerillanın direnişten vazgeçeceğini ve silah bırakacağını sanıyorsa o hayal görüyordur. Hiç kimse hayale kapılmasın.” tehditlerini savururken, HDP Eş Başkanı Demirtaş da İstanbul’da “Elimize silah almayacağız.” açıklamasını yapıyor.

Ana akım medya da zokayı yutuyor.

Demirtaş’ı şirin, insancıl, demokrat, barışsever bir aday gibi sunmak için birbirleriyle yarışıyorlar.

Daha geçen hafta Mardin Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Ahmet Türk, “Yaşım ve sağlığım elverse Kürt halkının özgürlüğü için Rojova’ya gider savaşırım.” dedi.

Bunun diğer bir anlamı gençlere “dağa çıkın” çağrısıdır.

PKK ve muhiplerinden her gün buna benzer onlarca açıklama yapılıyor. Zaten bu sene gençlerin dağa çıkışında patlama yaşandı, tüm zamanların rekoru kırıldı.

Peki HDP Eş Başkanı Demirtaş neden bunlara engel olmuyor?

Cevabı basit.

Çünkü Demirtaş’ın ipi Öcalan’ın elinde.

Demirtaş örgütün şimdilik gülen yüzü.

Diğerleri ise saldıran gücü.

Demirtaş kendisine verilen rolü en iyi biçimde icra etmeye çalışıyor.

Dün PKK kıyafetlerini giyerek eli kanlı teröristlerle kucak kucağa poz vermesi isteniyordu, bugün takım elbisesiyle gülümseyip el sallaması isteniyor.

Olup biten hiçbir şey tesadüf değil.

Örgütlerini yeniden yapılandıran Öcalan’ın uzun vadeli projeleri var ve bundan asla vazgeçmiyor, temel hedeflerinde milim sapma yok.

Öcalan PKK ile KCK’dan başlayıp HDP’li siyasete kadar bütün yapılanmalarını, kendi gelecek tasavvuruna göre dizayn etme peşinde.

Bunun için ilk fırsatta dışarı çıkmak, sonra Özerk Kürdistan’ın lideri, daha sonra ise Türkiye genelinde etkili olabilecek bir lider olma hülyasında.

Bu yüzden yeni yol haritasında HDP ile Demirtaş’a çok büyük misyon yüklüyor.

BDP tarzıyla genel seçimlerde barajı aşmak için gerekli olan oyu bölgeden alamayacağını biliyor ve bölge dışından bu açığın kapatılması gerektiğini düşünüyor.

Nihai planı ise hem kurulmasını istediği özerk bölgede iktidarı ele geçirmek. Hem de TBMM’de söz sahibi olmak. Şimdiden buna uygun bir yapılanma geliştirmeye çalışıyor.

BDP’li milletvekillerinin HDP’ye geçişini ve Demirtaş’ın adaylığını da bu bakış açısıyla değerlendirmek lazım.

İlk prova Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde yapılacak.

Bakalım ferasetinden kuşku duymadığımız milletimiz bu hain plana ne kadar prim verecek?

Bence medya içerisine yuvalanmış PKK muhiplerine ders vermek için 10 Ağustos tarihi bir öneme sahip.

Öyle bir ders verilmeli ki, yankısı Tel Aviv’den, Londra’dan ve Washington’dan işitilmeli.

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
5 Yorum
Yener Dönmez Arşivi