Abdulkadir Özkan

Abdulkadir Özkan

Çözüm sürecinde yeni dönem

Çözüm sürecinde yeni dönem

HDP ile Hükumet çözüm sürecinin devamı konusunda yeni bir dönem başlattılar. Elbette iki taraf arasında içeride nelerin görüşüldüğünü tam olarak bilmiyoruz ama kamuoyuna yapılan açıklamalarda iki taraftan siyasi mensubiyeti olmayan 8’er kişinin katılacağı 16 kişilik bir izleme komitesinin oluşturulması ve öncelikli olarak kamu düzenin temini sonra da silahlara veda edilmesi konularında görüş birliği sağlandığı belirtiliyor. Diyaloğun sürdürülmesi iki tarafın ortak arzusu olarak ifade ediliyor.

Bunlara ilave edilecek bir husus yok. Bu ülkede yaşayan insanların tamamı olmasa bile çok büyük br bölüm çözüm sürecinin amacına ulaşması, ülkede her türlü çatışmanın ve kamu düzenini bozan eylemlerin son bulması, kısacası akan kanın durması hususunda kandan beslenmeyenler hariç ortak arzu.

Ancak, çözüm sürecinin ilk gündeme geldiği günlerde bir endişemi dile getirmiştim. O ise ülkemiz üzerinde bir takım hesapları olan dış güçlerin (isterseniz bunu ülkeler olarak da ifade edebiliriz) terörün sona ermesini istemeyecekleriydi. Çünkü terör örgütünün ortaya çıkış sebebi sadece iç sorunlarımız ve buna karşı yıllarca birlikte yaşadığımız bir kesimin istekleri değildi. Bazı ülkeler bölgemizle ilgili planlarını uygulamada kullanacakları bir maşa olarak terör örgütünün oluşumuna destek vermiş ve bu destek silah dahil bugüne kadar devam etmiştir. Bu bakımdan çözüm sürecinin başarıya ulaşması için öncelikli olarak örgütün dış bağlantıları ile irtibatının kesilmesi/kesmesi gerektiğini belirtmiştim. Ancak, görünen o ki, HDP ve Hükmet ne kadar çözümden yana olursa olsun bazıları çözüm istemiyor. Geçtiğimiz günlerde Kandil’den yapılan bir açıklamada çözüm sürecine ABD’nin de gözlemci olarak dahil edilmesi isteği geldi. Bu istekte terör örgütünün bağımsız olmadığını, varlığını borçlu olduğu bazı ülkelerin işin içinde olmasını istediğini gösteriyordu. Çünkü Kandil’den gelen bu istek konusunda ABD’de ilgililerin bir açıklama yapmak istememesi, kısacası Kandil’in açıklamasını tekzip etmemeleri de gösteriyor ki Kandil bu açıklamayı yapmadan gerekli yerlerle mutabakat sağlamış durumda.

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin’in çözüm süreci ile ilgili görüşmelerin başladığı gün Kandil’in isteği konusunda, ”ABD’nin amacı Öcalan’ı devreden çıkarmak” şeklinde bir açıklama yapmış olması terörün son bulması için öncelikle ABD’nin terör örgütüne verdiği desteğin son bulması gerekiyor. Bu arada çözüm sürecinde yeni bir dönemin başlatıldığı bir günde ayrılıkçı bir partinin kuruluşunu açıklaması da sanıyorum tesadüf değildir. Çünkü yapılan açılamada İran, Irak, Suriye ve Türkiye’yi kapsayan bir Kürdistan kurulması hedefi dile getiriliyor ki, bu plan Birinci Dünya Savaşı yıllarında İngilizlerin haritasını bile çizdikleri planın bir adımını oluşturuyor.

Çözüm sürecinin başarıya ulaşmasını millet olarak istiyoruz ama belli ki bölgemiz ülkelerini küçük parçalara bölmek isteyenler terörün devamını hedeflerine ulaşmada gerekli görüyorlar. Dileğimiz tüm bu planların işlersiz kılınmasıdır, bunun için Türkiye’nin öncelikli olarak İran ile ilişkilerini geliştirerek terör konusunda ortak hareket etmesi gerekiyor. Bu arada PKK ile PJAK arasında kuryelik yaptığı belirtilen bir Pakistanlı üzerinde İmarlı tutanaklarının çıkması da gösteriyor ki, en azından PKK içinde Büyük Kürdistan hayalini canlı tutmak isteyen bir grup vardır.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum
Abdulkadir Özkan Arşivi