Selman adlı okuyucumuz; “Üstadım merhabalar. Ben kendime ait şirketimden SSK’lı olarak bildiriliyorum. Ancak bazı kişiler benim Bağkurlu olmam gerektiğini söylüyorlar. Ne yapmam lazım. Yardımcı olursanız sevinirim” diyerek bizden bilgi talep etmektedir.

SİGORTALILIK STATÜSÜ NEDİR?

01 Ekim 2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanun’u, banka ve oda sandıklarına tabi olan kişiler haricindeki tüm vatandaşlarımızı kapsamına almıştır. 5510 sayılı Kanunu’nda farklı sigorta statüleri bulunmaktadır. 

Bu kişilerin ödedikleri prim oranları farklı olduğu gibi yararlanacakları sigorta hakları da farklı olmaktadır. Sigortalının hangi sigorta kollarına tabi olduğunu ve hangi şartlarla hangi haklara sahip olacağını kişinin sigortalılık statüsü belirlemektedir.

ŞİRKET  ORTAKLARI  HANGİ  SİGORTA  STATÜSÜNE  TABİ  OLMALIDIR?

Şirket ortakları genel olarak 4/b (Bağ-Kur) sigortalısı olmak zorundadır. Ancak kişinin daha önce bir sigortasının olup olmaması ve şirketin nevi kişinin sigortalılık statüsünü etkileyecektir.

Öncelikle okuyucumuzun şirketinin niteliği sigortalılık statüsünün tespitinde önem arz etmektedir. 

Yani anonim şirkete ortak olmak ile limited şirkete ortak olmak sigortalılık açısından aynı sonucu doğurmamaktadır. Bu nedenle okuyucumuzun limited şirket ortağı olduğunu kabul ederek sorusunu cevaplamaya çalışacağız.

Eğer Selman Bey limited şirket ortağı ise ve bu şirketini 01.10.2008 tarihinden sonra kurmuş veya 01.10.2008 tarihinden sonra kendi şirketinden 4/a (SSK) sigortalısı olarak bildirilmeye başlanmış ise maalesef 5510 sayılı Kanun’un 53. Maddesi gereğince 4/a (SSK) sigortası iptal olacak ve bu kapsamda ödediği primleri sigortalı hissesi oranında 4/b (Bağ-Kur) prim borçlarına aktarılacaktır. 

Ancak Selman Bey limited şirketini 01.10.2008 tarihinden önce kurmuş ve bu şirketten 4/a (SSK) sigortalısı olarak 01.10.2008 tarihinden önce bildirilmeye başlanılmış ise, aralıksız aynı sicil numaralı işyerinden bildirilmeye devam ettiği sürece 4/a (SSK) sigortalılığı geçerli olduğu kabul edilecektir.

Herhangi bir nedenle Selman Bey’in 4/a (SSK) sigortalılığı kesintiye uğrarsa, yada aynı şirkete ait bir başka işyerinden bildirilmek için giriş çıkış işlemi yapılıp gün boşluğu verilmese dahi Selman Bey’in 4/a (SSK) sigortalılığı sona erecek ve bir daha kendine ait limited şirketten 4/a (SSK’lı) olarak bildirilemeyecektir.

Selman Bey’in kendine ait limited şirket işyerinden sadece kendisinin 4/a (SSK) sigortalısı olması durumunda da 4/a (SSK) sigortalılığı yalnız kendisi bildirilmeye başlandığında sona erecektir. Örneğin Selman Bey 01.01.2007 tarihinde limited şirketini kurmuş olsa ve ilk kurulduğu tarihten itibaren kendisi ile beraber 5 işçisini de söz konusu işyerinden 4/a (SSK) kapsamında bildirirken yaşadığı bir ekonomik sorun nedeni ile 01.10.2014 tarihinde 5 işçisini işten çıkarıp yalnız kendisini kendi ortak olduğu işyerinden bildirmeye devam etse en son işçisini çıkardığı tarihi izleyen gün olan 02.10.2014 tarihi itibarı ile kendi sigortalılığı da sona erecektir. 

Dolayısıyla Selman Bey limited şirketine ait işyerinde mutlaka işçi çalıştırmak ve 4/a (SSK’lı) olarak bildirmek zorundadır. Aksi durumda kendi 4/a (SSK) sigortalılığı da sona erecektir.

Selman Bey’in 01.01.2007 tarihinde işçi olarak çalışmaya başladığı şirkete 01.01.2014 tarihinde ortak olması durumunda 30.09.2014 tarihi itibarı ile 4/a (SSK) sigortalılığı 5510 sayılı Kanunun 53. Maddesi gereğince geçersiz hale gelecektir. 

Çünkü söz konusu maddeye göre 4/b (Bağ-Kur) sigortalısı olmayı gerektirir faaliyeti olan kişiler kendilerine ait işyerlerinden 01.10.2008 tarihinden sonra 4/a (SSK) sigortalısı olarak bildiremezler.

Selman Bey gibi tüm kendine ait şirketten 4/a (SSK) sigortalısı olarak bildirilen kişilere önerimiz sigortalılık statülerini mutlaka inceletmeleridir. Aksi halde emeklilik aşamasında 4/b (Bağ-Kur) sigortalısı durumuna düşüp emeklilik şartlarının değişmesi sürprizi ile karşılaşabilirler.