Terörü Müslümanlar icat etmedi ama bugün en ziyade ‘terör’le ‘İslam’ ve ‘Müslümanlar’ yan yana zikrediliyor ve terörden en çok da Müslümanlar zarar görüyor.

Tarihin gördüğü en tehlikeli ve en ‘devletimsi’  terör örgütü DAEŞ’in adı bile dehşet verici: “İslam Devleti!” 
Müslümanlar artık ne “İslam Devleti” ne de “hilâfet” kavramını rahatça zikredip tartışamaz oldular. 

Terör, devlet terörü, terör devleti, bomba, varil bombası, misket bombası, fosfor bombası, çatışma, infaz, katliam haber bültenlerinde en çok geçen kelimeler uzunca bir süredir…  

Bilinçli bir şekilde bu kelimeleri İslam’la, Müslümanlarla hatta çemberi daha da daraltarak sünnî müslümanlarla etiketleyen küresel medya terörünü de unutmamak lazım… 

ŞİKÂYET YERİNE ÇÖZÜM ÜRETMEK 

Bu durumu tespit etmekle birlikte, sorumluyu sürekli dışarda aramak ve ‘şikâyet dili’ni alışkanlık hâline getirmek çözüm değil. 

Çözümün formülü bizde: Algı operasyonlarını tersyüz edecek küresel bir medya düzeni kuruncaya ve etkili kamu diplomasisi mekanizmalarını oluşturuncaya kadar mevcut hâlin mahkûmuyuz hepimiz maalesef. 

Önceki gün Suruç’ta gerçekleşen hâin saldırıdan hemen sonra aynı yerden karanlık bir düğmeye basılmış gibi Türkiye aleyhine bir medya ve sosyal medya operasyonun başlatılması, bir süredir devam eden Türkiye ile DAEŞ’i yan yana zikreden söylemin yaygınlaştırılması konunun önemini bir kez daha çarpıcı bir şekilde gözler önüne seriyor.  

BU COĞRAFYAYA TERÖRÜ KİM GETİRDİ?

İslam Dünyası’nı en iyi bilen isimlerden Turan Kışlakçı’dan birçok defa bölgedeki terör örgütlerinin ve terör olaylarının kökenlerini dinledim. Kışlakçı, “İsrail, terör ve İslamcı örgütler” başlığı ile konuyu dört yıl önce kaleme de almıştı. (29.09.2011, Timetürk)

Bu makalede ifade edildiği gibi barış içinde yaşayan bölgeye terörü ilk getirenler siyonistlerdi ve bölgenin tanıştığı ve İsrail kurulmadan önce bölge halkına yıllarca kan kusturan ilk terör örgütleri Haganah, Stern ve İrgun isimli yapılardı. İsrail kurulduktan sonra Knesset’e giren bu örgütler faaliyetlerini devlet eliyle sürdürdüler. Kışlakçı, bu gerçeklere dikkat çektikten sonra şu çarpıcı tespiti de yapıyor: “Ortadoğu’da bugün muhtelif terör örgütleri adına yapılan tüm suikast ve saldırılarına bakın kapının sonunda İsrail’e çıktığını göreceksiniz. Çünkü onlar hangi terör örgütü olursa olsun yönlendirmeyi çok iyi biliyorlar…”  

SURUÇ

Pazartesi günü Suruç’ta gerçekleşen terör saldırısı ve patlayan bomba, Türkiye’yi kaosa sürüklemek ve istikrarsızlaştırmak isteyen kanlı odakların marifetiydi. 

Bu karanlık hadisenin arkasında bu coğrafyayı bomba ile tanıştıran terör uzmanı odakları ve terör devletlerini aramak ve tam teyakkuz haline geçmek şart.  

Ülke olarak zor zamanlardan geçiyoruz ve milletçe vahdet içinde hareket etmek ve sağduyulu olmak zorundayız. 
Ancak üzülerek ifade etmek gerekir ki, hadisenin gerçekleştiği saatlerden hemen sonra, iştahla televizyonlara çıkıp “Ortadoğu Bataklığı, Türkiye ve DAEŞ” kelimelerini yan yana zikreden yorumcuların garaz kokan ve tahrik edici yaklaşımları, en az teröristlerin bombaları kadar tehlikeli ve mide bulandırıcı geldi bana!