Mazlumlar birlik olursa zalimlerin sonu gelir
Sömürgeci güçler yeryüzünde bir korku imparatorluğu oluşturdukları için mazlum halklar sinmiş durumda. Aslında sinen halklardan ziyade zalimlerin himayesine sığınmış yöneticiler ama halklar da yöneticilerine bakarak sömürü karşısında fazlaca seslerini çıkaramıyorlar. Bunun için sömürülen ülkelerde giderek gerek halk tabanında gerek yönetici kesimlerde sömürüye karşı bir ortak hareket oluşturulması mümkündür, hatta gereklidir. Kısacası, yeryüzünde yeni birlikteliklere ihtiyaç var. Zalimlerin diz çöktürülmesinin yolu mazlumların birliğinden geçiyor. Aslında sömürüye karşı tabanda bir tepki oluşmaya başlamış durumda. Halkta oluşan bu tepki yönetimleri harekete geçirdiğinde yenilmez sanılanlar yenilecek, korku imparatorlukları çökecektir. Bunun için mazlumların bir kez olsun ayağa kalkması, sömürüye karşı isyan etmesi gerekiyor.
Sömürüye karşı sömürülen ülkelerin tek tek isyan etmesi, ayağa kalkması korku imparatorluklarının sonunu getirmeye yetmiyor. Mazlumların birlikteliğine ihtiyaç var. Çünkü sömürgeci güçler sömürü çarkını oluştururken bu sömürüden pay alan bir takım işbirlikçilerin olması ister istemez sömürgecilerin planlarını uygulamalarını engellemeye yetmiyor. Ancak, mazlumların oluşturacağı cephe tüm bu oyunlar bozabilecektir. Özellikle de sömürülen ülkelerde emperyalistlerin tezgâhladığı farklılıkların körüklenmesi oyununa gelmek, kendi aralarındaki farklıkları çatışma sebebi haline getirmekten vazgeçerek zalimlere karşı birlik oluşturabilmek gerekiyor.
Aslında sömürülen ülkelerde halklar arasında her an patlamaya hazır bir tepki giderek artıyor. Bu tepkilerin netice vermesi için sömürülen ülkelerin yöneticilerinin koltuklarını korumak adına sömürgecilerle işbirliği yapmaları sona ersin, halkı ile aynı noktada birleşebilsinler. Çünkü halklar yöneticilerinin uydurduğu bir takım gerekçe ve görüntü sebebiyle korku imparatorluklarının yenilmez olduğu duygusuna kapılıyor. Hâlbuki söz konusu korku imparatorlukları birer kartondan kale görüntünün ötesinde bir anlam ifade etmiyor. Sahip oldukları silahlar bile onların yenilmesini engellemeyecektir. Yeter ki, bir ömrü köle olarak geçirmek, sömürgeciler adına ömür tüketmekten vazgeçilebilsin.
Aslında sömürüye karşı mazlum ülkelerde zaman zaman bir takım tepkiler ve karşı hamleler olmuyor değil. Bazen ülke yöneticileri bazen de halk tabanından tepkiler ortaya çıkıyor. Ancak, mazlumlar birlik oluşturup ortak hareket etme noktasına gelemedikleri için sömürgeci güçler ayağa kalkan yönetici ya da halkları kolay bir şekilde sindirebiliyorlar. Başkaldırı yöneticilerden gelmiş ise çoğu zaman karşı darbelerle, bu yolla netice alınamazsa ülkeler işgal edilerek çıkarlarını tehlikeye atanlar devre dışı bırakılıyor. Hâlbuki oluşturulacak bir birliktelik sömürgecilerin bu yönde yapacakları hamleleri boşa çıkartabilir. Çıkartabilir değil, çıkartır.
Sık sık İslam Birliği’ne duyulan zarurete dikkat çekiyorum. Zalimlerin zulmüne son verebilmek için mutlaka İslam Birliği’ne ihtiyaç olduğunu ifade ediyorum. İslam Birliği ile bir ön adım atılırken, böyle birliğin tüm mazlumların birliği haline dönüştürülmesi bu birlikteliğin ikinci adımı olabilir.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.