Bir takım Amerikalı yetkililerin ağzından son günlerde medyada öyle haberler yer alıyor ki, eğer bu haberler doğru ise Türkiye olarak NATO’dan çıkmak ve vakit geçirilmeden de ABD ’nin düşman ilan edilmesi, bu yapılamasa bile hiçbir şey olmamış gibi davranmaktan vazgeçmek gerekiyor.

Önce medyada art arda yer alan iki haberden ilkini kısaca aktarmak istiyorum. Habere göre Suriye ’deki ABD Ordu Sözcüsü Albay RyanDillan, PKK için, “Düşmanımın düşmanı dostumdur” dedi deniyor. Sanıyorum bu cümlenin ne anlama geldiğini izaha gerek yok. Açıkça Amerikalı ordu sözcüsü Türkiye’yi düşman, Türkiye’ye düşman olan PKK’yı da dost ilan ediyor. Sanıyorum bu söz karşısında söylenebilecek tek söz, “Alın dostunuzu başınıza çalın. Çünkü sizin dost ilan ettiğiniz bizim düşmanımızdır” olabilir. Bununla da kalmayıp Türkiye olarak ABD söz konusu olduğunda dost ve müttefik olarak nitelendirmekten, bizi düşman ilan edenleri dost diye tanımlamaktan vazgeçilmesi gerekiyor.

Sözünü ettiğim ikinci haber NATO ile ilgili. Haber “NATO’dan Türkiye’yi kuşatma tatbikatı” başlığı altında medyada yer aldı. NATO’nun ABD emrinde ve onun izni olmadan hiçbir harekette bulunamayacağı düşünüldüğünde söz konusu haberi, “ABD’den Türkiye’yi kuşatma tatbikatı” başlığı ile vermek de mümkün.

Bu noktada ilk haber ile ilgili biraz detay vermek meseleyi izaha yeterli olacaktır. ABD Ordu Sözcüsü RyanDillon, “PKK’ya hangi silahları verdiniz?” sorusuna, “Hemen her şeyi…” karşılığını veriyor ve ekliyor: “Araçlar, ateşli silahlar, roketler.” ABD’li Albay, “PKK, Marksist bir örgüt değil mi?” sorusuna da, “Ben askerim. Bizim için bunun önemi yok. Cephede fark silikleşiyor” diye karşılık veriyor.

Rahmetli Erbakan Hocam 40 yıl önce, “Sağ-Sol yok, Hak-Batıl var” diyerek bu gerçeğe dikkat çekmişti ama bu yaklaşımın toplumda yayınlaşması için bunca yıl beklemek zorunda kalınmaması gerekirdi diye insan düşünmeden edemiyor.

“NATO’dan Türkiye’yi kuşatma tatbikatı” başlıklı ikinci haberle ilgili de kısa bir detay vermekte yarar var. Başlığın hemen altında yer alan spotta, “Suriye’de terör koridoruna izin vermeyen Türkiye’ye ‘müttefik ablukası…’ABD ve AlmanyaYunanistan’da ‘Doğudaki düşmana karşı Artemis Saldırısı adlı füze tatbikatına başladı.” Devamında ise şu bilgiler yer alıyordu:

“Ortadoğu’da ABD’nin planlarını bozan Türkiye’ye karşı NATO (yani ABD) harekete geçti. Açıklamada NATO’nun yeni düşmanı Türkiye’ye mesajı verildi.”

Emekli bir generalden alınmış görüş de yukarıdaki bilgileri destekliyor. Hatta Türkiye’nin Rusya ’dan S-400 siparişi vermesinin bağımsız bir hareket olarak nitelendirilerek ABD’nin NATO eliyle Türkiye’ye karşı kuşatma hareketi başlattığı belirtiliyor.

ABD’nin ülkemize karşı NATO’yu devreye sokması ve Türkiye’nin NATO’nun potansiyel düşmanı ilan edilmesi anlamına gelebilecek bu tavırların gerçek mahiyetinin doğru okunması ve ona göre tavır belirlenmesinde yarar var. Ancak, bilinmelidir ki, emperyalistlere güvenerek değişmez bir dış politika izlenmesinin ülkemiz aleyhine olduğunun görülmesinde yarar var. Bunun da ötesinde Batıl cephesinde yer alanların kendi aralarında rahatlıkla birlik oluşturduklarını görmek gerekiyor. Çözüm ise tüm zorluklarına rağmen İslam Birliği’nden geçiyor.