ABD ile ortaklık baştan beri yanlıştı
Türkiye, Suriye’de olayların başından itibaren ABD’nin yanında yer aldı. Bir başka deyişle ABD’yi ortak olarak seçti. Ne var ki çok geçmeden bu ortaklığın yanlış olduğu, hep Türkiye’nin aleyhine işlediği görüldü. Çünkü sözde ortak ABD, Suriye’de PKK uzantılarını silahlandırmaya başladı. Yani, ortağını satışa getirdi. Bununla da yetinmedi sürekli olarak söylediği yalanlarla Türkiye’yi kandırmaya, oyalamaya çalıştı. Sonunda bıçak kemiğe dayanınca Türkiye toprak bütünlüğüne tehdit oluşturan terör örgütleri ile tek başına mücadele için harekete geçti. Tüm bunlar olurken her fırsatta yapılan açıklamalarda yetkililerce Türkiye’nin Suriye’de ABD ile birlikte yürümek istediği dile getirildi. Bu açıklamalarda ABD’nin ikiyüzlülüğünü ve gizli niyetini yok etmeye yetmedi.
Türkiye’nin ABD’nin aylardan beri eğittiği ve silahlandırdığı terör örgütlerinin inlerini başlarına yıkmaya başlaması karşısında sessiz kalamadılar. Belli ki, başlangıçtaki tavır Türkiye’yi bir batağa çekmek ve Suriye konusunda önünü kesmekti. Bekledikleri olmayınca bu defa, yani eğitip silahlandırdıkları teröristler TSK karşısında varlık gösteremeyince ABD’li generalden, “Münbiç’ten çekilmeyeceğiz” açıklaması geldi. Çünkü Türkiye Afrin’i terör örgütünden temizledikten sonra Münbiç’i de temizlemek niyetinde olduğunu dile getirmeye başlamıştı. İşte bu açıklamalar ABD’yi rahatsız etmiş görünüyor. ABD Merkez Kuvvetler Komutanı Joseph Votel’in Türkiye’ye yönelik, “Münbiç’ten çekilmeyeceğiz. Geldiğiniz gibi gidersiniz” sözleri sanıyorum Türkiye’ye yönelik bir tehdit anlamına geliyor. Yani, ‘Afrin harekatına sesimizi çıkarmadık ama, Münbiç’i de hedef seçmenize razı olamayız’ anlamına geliyor.
ABD, Münbiç söz konusu olunca niçin böylesine birdenbire çirkinleşti?
Bu soruya verilebilecek cevap önem kazanıyor. Bu sorunun cevabı belli ki ABD terör örgütlerinin Suriye’de kökünün kazınmasını istemiyor. Çünkü başlangıçtan beri Münbiç terör örgütünün esas yığınak yaptığı bir bölge. Afrin’den temizlenen teröristler çoğunlukla Münbiç’e geçecekler, orada ABD’nin himayesinde faaliyetlerini sürdürebileceklerdi. Ama Türkiye Afrin’den sonra Münbiç’i de temizlemekte kararlı bir tavır sergileyince terör örgütünü koruma ihtiyacı duymuş olacak ki, Münbiç’ten çekilmeyi düşünmediklerini, Münbiç’te operasyon başlatıldığı takdirde ABD güçlerinin karşı koyacağını söylemeye getiriyorlar. Bu söylenen ne kadar gerçekleşir, yoksa sadece Türkiye’nin önünü kesmeye yönelik bir açıklama mıdır zaman gösterecek. Ancak, görünen o ki, dost ve müttefik(!) ABD’yi Türkiye değil terör örgütü daha çok ilgilendiriyor. Bunun içindir ki bir saldırı halinde teröristleri koruyacaklarını açıklama ihtiyacı duyuyorlar.
Hemen belirteyim ki, ABD’den yapılan bu açıklama benim için sürpriz olmadı. Çünkü 4-5 bin TIR silah ile donattıkları bir terör örgütünü bir anda bırakmaları düşünülmezdi. ABD’den böyle bir açıklama geldi diye de Türkiye terör örgütleri ile mücadelesinden vazgeçecek değildir. Bu arada diyebiliriz ki, “Münbiç’ten çekilmeyeceğiz” açıklaması ABD’nin Türkiye’ye hiçbir zaman dost olmadığını ortaya koymuştur. Bu bakımdan bundan sonra olsun artık yetkililerimiz, “Suriye’de ABD ile birlikte çözüm bulmaya hazırız” açıklamalarından vazgeçerler. Kesin olarak görüldü ki, ABD’nin başta Suriye olmak üzere bölgemize yönelik planlarında Türkiye’ye belirleyici olarak yer yoktur.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.