Terör barışın düşmanıdır
Terör huzur ve barışın düşmanıdır. Terör ile barışı sağlamak kandırmacadan başka bir anlam ifade etmez. Böyle olunca da teröristler barışın düşmanıdır. Teröristlerin fert veya örgüt hatta devlet halinde olmaları bu barış düşmanı vasıflarını değiştirmez. Diyebiliriz ki, terör örgütleri ile işbirliği yapan bir devletin terör devleti olarak nitelendirmek yanlış olmaz. Terörü siyasetinin merkezine almış bir devletin iki dostu vardır ya terör örgütleri ya da terör devletlerdir. Meseleye bu açıdan baktığımızda ABD’nin bölgemize yönelik politikaları ve attığı adımlarda bu devletin hem terör örgütleri ile işbirliği hem de terör devleti İsrail’i adeta korumaya almış olması yukarıdan beri sıraladığımız sıfatlara uygun düşüyor.
Teröristlerin ve terör örgütlerinin barıştan söz etmesi ya gerçek yüzlerini gizlemeye yöneliktir ya da bir kandırmacadan ibarettir. Artık terör ile barışın sağlanması gibi bir iddianın gerçeği yansıtmadığını söylemeye bile gerek yoktur. Bunun için diyebiliriz ki, bölgemize, daha geniş planda İslam dünyasına barışın gelebilmesinin ilk şartı ABD’nin bölgemizden elinin çekilmesini sağlamak, İsrail’e de anlayacağı bir dille hitap ederek haddinin bildirilmesi gerekiyor. Bu yapılmadığı sürece ABD’nin terör örgütleri ile ilişkisinin görüldüğünün, ABD’nin terör örgütlerine silah yardımının ortaya çıktığının söylenmesi, yazılması bir anlam ifade etmiyor. Hatta diyebiliriz ki, artık ABD’nin bölgemizde terör örgütleri ile ilişkisini her gün gazetelerimizde haber haline getirmenin yararı da yoktur. Bu haberlerin bölgemize huzur ve barışı getirmesine katkısının olabilmesi için bu bilinen gerçeğe göre hareket etmek, en azından terör örgütleri ile birlikte hareket eden terör devleti sıfatını yüklenmiş olan ABD ile her ne sebeple olursa olsun birlikte olmamak, hatta birlikte olmamak yetmiyor birlikte görünmemek gerekiyor. Bir yandan her gün ABD’nin terör örgütleri ile birlikteliği dile getirilir öte yandan da bu terör devleti ile Suriye’nin teröristlerden temizlenmesi için ortak devriyeye çıkılması ve bunun bir maharetmiş gibi takdim edilmesinin anlamı yoktur. Uzun lafın kısası bölgemizin sorunlarını ancak uzun yıllar birlikte yaşadığımız Müslüman ülkelerle çözebileceğimizi görmek durumundayız.
Aslında, ülkemiz yöneticileri de başta Irak ve Suriye olmak üzere bölgemiz ülkelerine yönelik ABD’li sorumluların yaptıkları açıklamaların samimi olmadığını görüyorlar. ABD’nin Suriye’de bizi oyaladığını, buna artık tahammülümüzün kalmadığını açıklıyorlar ki, bu açıklamalara katılmamak mümkün değil. Katılmamak mümkün değil ama bu açıklamaların ardından Suriye ve Irak’ın terör örgütlerinden temizlenmesini ABD ile birlikte yapmak şeklinde ifade edilebilecek bir hareket tarzını anlamak da mümkün değildir. Çünkü bölgemizdeki tüm terör örgütlerinin kurucusu, eğiticisi, silahlandırıcısı ABD’dir. Bugün de bu tavır değişmiş değildir. Peki, yakın zamanda değişmesi söz konusu mu? Bu soruya evet diyebilmenin bir tek şartı var o da, ABD’nin bölgemiz ülkelerini ufak parçalara ayırma planının hayata geçmesidir. Böyle bir sonuç ise ülkemizin de parçalanması anlamına gelir. Bu tavır değişmediği gibi bölgemizi terör örgütleri ile karıştırmakla da tatmin olmayan ABD ve yandaşları bölgemizdeki ülkeleri birbirleri ile çatıştırmanın planlarını yapıyorlar. Sözgelimi uzunca bir süredir gündeme gelmeyen Arap NATO’su geçtiğimiz günlerde yeniden medyaya haber olarak yansıdı. Hem de, haberde ABD’nin İran’a karşı Arap NATO’sunu kuracağı belirtiliyordu. Bu ise vampirlerin bölgemizde terör örgütleri ile yürüttükleri çatışmalardan tatmin olmadıklarını, akıttıkları kanı yeterli görmediklerini gösteriyor. Tüm bunları bir gazetemizde, “ABD, DEAŞ’a silah verdi” başlığı altında yer alan haber hatırlattı. Haberde ayrıca ABD’nin terör örgütü DEAŞ’a verdiği silahların teslim belgesinin ele geçirildiğine de vurgu yapılıyordu. Asılında haber malumun ilanından ibaret ama bu gerçeğin bir kez hatırlanmasında yarar var. Çünkü terörist, terör örgütleri ve destekçileri barışın düşmanıdır.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.