Yener Dönmez

Yener Dönmez

Cumhur- başkanı’yla Türkiye vizyonu üzerine

Cumhur- başkanı’yla Türkiye vizyonu üzerine

Kazakistan’da Cumhurbaşkanı Gül ile katıldığımız AGİT Zirvesi dönüşü uçakta ekrandaki haritayı görünce içimden geçenleri yanımdaki İbrahim Karagül’le paylaştım:
“Hani yeni Osmanlı deniliyor ya... Şu haritaya bakar mısın? Anadolu, Türk cumhuriyetleriyle birlik oluşturduğunda Osmanlı’dan daha büyük topraklara sahip olunuyor. Bu müthiş bir şey.”
Karagül de “Evet. Bir tek Kazakistan, Avrupa Kıtası büyüklüğünde” diye karşılık verdi...
Kafkaslar ve ata yurdu Orta Asya’daki Türk cumhuriyetlerinin tümünün birbirleriyle ortak sınırı var.
Şöyle bir hayal edelim...
Petrolüyle, doğalgazıyla enerji deposu olan Kazakistan’ın, Azerbaycan’ın, Kırgızistan’ın, Özbekistan’ın, Türkmenistan’ın ve Asya ile Avrupa kıtalarını birleştiren Türkiye’nin birlik oluşturmasını...
Karagül’le bunları konuşurken...
Cumhurbaşkanlığı Basın Danışmanı Ahmet Sever Cumhurbaşkanı Gül’ün bizi beklediğini söyledi.
Tevafuk bu ya, Gül’le sohbetimizin hemen başında hissiyatımıza tercüman olurcasına benzer konular gündeme geldi.
“Türkiye’de eksen kayması yok. Eksik olan tarafların tamamlanması var. Türkiye’nin gücüne artık herkes tanık oluyor” diye söze başlayan Gül, Türkiye’nin parlayan bir yıldız olduğunu ve Avrupa’nın gözünü kamaştırdığını söyledi.
Gül; Ortadoğu, Kafkaslar ve Orta Asya’daki ülkelerle olan işbirliğine vurgu yaparak; Türkiye’nin dışarıdaki görüntüsüyle içerideki görünüşünün farklı algılandığını dile getirdikten sonra şöyle dedi:
“Mesela AGİT Zirvesi’nde, 5-6 lider Türkiye’nin parlayan bir yıldız olduğunu söyledi. Liderlerle görüşmelerimizde Türkiye konuşuluyordu. ‘Buraları Türkler yapmışlar. Hatta bu Zirve’nin yapıldığı binayı da Türkler yapmış’ diyorlardı. Kazakistan Cumhurbaşkanı Nazarbayev ‘Yüzde 90’ını Türkiye yaptı’ dedi. Türkiye’ye içeride ve dışarıda bakışlar farklı. Mum dibine ışık vermez derler... Ancak, içerideki sert tartışmalar Türkiye’nin istikametini etkilemiyor. Dışarıdan görülen Türkiye bazen içeride de fark ediliyor... Bunu da söylemek lazım.”
Türkiye’nin geçmişteki eksikliklerini hızla düzelttiğini söyleyen Gül, sözlerine şöyle devam etti: “Geçmişte bizim eksiğimiz; her şeyi bir sepete koymak oldu. Şimdi yumurtaları farklı sepetlere koyuyoruz. Değişen bu. AGİT Zirvesi’ne gelenler, Türkiye’nin bu bölgedeki gücüne tanık oluyorlar. Eminim bir ay sonra AB ile ilgili toplantılarda bu kanaatlerini paylaşacaklar, gördüklerini anlatacaklar. Türkiye’nin kendine özgüveni var.”
AB ile müzakerelerin “teknik” seviyede gayet iyi gittiğini söyleyen Cumhurbaşkanı, “Şimdi ne yapmamız gerektiğini biliyoruz. Ama bazıları siyasi konuları komisyona getiriyor. İktidarların bakışı etkili oluyor” ifadelerini kullandı.
AB yolunda atılan adımların, içeride gerçekleştirilen reformların Türkiye’yi hem içeride hem dışarıda, nereden nerelere getirdiğine dikkat çeken Gül, “Yapılanlar Türkiye’yi güçlendiriyor mu güçlendirmiyor mu, çıkarlarına mı değil mi? Önemli olan bu” dedikten sonra belki de bizim için en heyecan veren şeyi söyledi.
Gül, Norveç ve İsviçre’nin AB üyeliğini reddetmesine atıfta bulunarak, “Belki sonraları Türk halkı da hayır der” dedi ve şu ifadeleri kullandı: “O zamanki Türkiye’nin ne kadar güçlü olduğunu Avrupa da görecek.”
Avrupa Birliği’nin stratejik vizyondan yoksun olmasına vurgu yapan Gül’ün bu sözlerinden şunu anlıyoruz ki, dünyanın yeni hastası Avrupa Birliği.
Anadolu için ise adını ister Yeni Osmanlı koyun, isterseniz Büyük Selçuklu... Yani ne derseniz deyin Türkiye artık eski Türkiye değil.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yener Dönmez Arşivi