Son günlerin sıcak konusu olan askeri yargıyla ilgili yazılar kaleme almıştım.
Bunun üzerine hem Askeri Yüksek İdare Mahkemesi’nin (AYİM) Başkanı Abdullah Arslan, hem de Genelkurmay Başkanlığı Adli Müşaviri Hıfzı Çubuklu aramıştı.
Her ikisiyle de uzun uzadıya yaptığımız görüşme sonunda bundan sonrası için askeri yargıyla ilgili konularda kendilerinin de görüşlerine başvurulması noktasında mutabık kalmıştık.
AYİM’in sözkonusu 3 generalle ilgili kararı üzerine Başkan’la yeni bir görüşmemiz oldu.
Kendisine AYİM’in verdiği son kararın diğer kararlara emsal teşkil edip etmeyeceğini sordum.
AYİM Başkanı Arslan, merak edilen bu konuya açıklık getirdi.
Arslan, şu an AYİM’e açılan iki dava bulunduğunu ve bunlardan birinin “YAŞ’tan sonra terfi kararının kararnameye dönüştürülememesi kararı”, diğerinin de “yürütmenin durdurulması kararı” olduğunu hatırlatarak şu bilgileri verdi:
“Her iki davada da süreç devam etmektedir. Ancak öncelik yürütmenin durdurulmasına tanınmıştır. Onun için önceliği yürütmenin durdurulması kararına verdik ve onu sonuçlandırdık. Her iki dava da esastan görüşülmeye devam ediyor. Tahminim bir ay içerisinde 1. dava için esastan karar verilir. Ama bu bir tahmin… İkinci davanın yasal süreci var. Savunmalar gelecek. 30 artı 30 gün yani 60 günlük yasal süre var. Bu aşamalar halledildikçe biz de süratle davanın sonuçlandırılması için çalışacağız.”
Arslan bu konuda kendisinin görüşüne başvurmamdan dolayı memnuniyetini belirttikten sonra AYİM’i karalamaya dönük yapılan yayınlardan duyduğu üzüntüyü dile getirdi.
Hatırlarsanız, Askeri Yüksek İdare Mahkemesi’nin uzman çavuşların 500 TL’lik yol harcırahları konusunda aldığı kararlar, uzman çavuşların avukatı Fidel Okan ile AYİM’i karşı karşıya getirmişti.
Okan, AYİM’in uzman çavuşların yol harcırahı almak için mahkemeye yaptığı başvuruların önce kabul edildiğini, ancak davaların artması üzerine başvuruların reddedildiğini belirtmişti.
Okan, uzman çavuşların hem 500 TL’lik yol harcırahı alamadığını hem de 2 bin TL’lik mahkeme masrafı ödemeye mahkum edildiğini öne sürerek, 3. Daire’nin iki hakimine 100 bin TL’lik tazminat davası açmıştı.
Bu konuya atıfta bulunan AYİM Başkanı, uzman çavuşların 500 TL’lik yol harcırahları konusunda aldığı karar üzerinden mahkemenin yıpratılmak istendiğini ileri sürerek, Fidel Okan’a tepki gösterdi.
Arslan’ın bu konudaki tepkisi şöyle oldu:
“Gazetelere konuşmuş. ‘AYİM aynı konuda 5 ayrı karar verdi’ demiş. Olamaz böyle bir şey.”
Aynı zamanda Hanefi Avcı’nın da avukatı olan Okan’ın girişimlerine tepki gösteren Arslan, sözkonusu beyanatları inceledikten sonra yasal yollara başvuracaklarını söyledi ve “Kafasına göre karar çıkarsa iyi mahkeme, kafasına göre karar çıkmaz ise kötü mahkeme” ifadelerini kullandı.
Arslan ile Avcı'nın avukatı Fidel Okan'ı karşı karşıya getiren bu durumu sizlere aktardıktan sonra bana gelen çok özel bir bilgiyi de paylaşmak istiyorum.
Avcı’nın avukatı Okan’ın yönetim kurulu başkanlığını yaptığı sitenin sosyal tesislerinde bulunan toplantı odasındaki gaz sensoru içerisinde gizli kamera bulundu.
Kamera yerleştirildiğine dair elimde belge var.
Resmi kurumların düzenlediği bir belge bu.
Ancak detaylarına, muhataplarıyla görüştükten sonra yer vereceğiz...
Bu da Yeni Akit’in farkı olsa gerek.