Cumhuriyet Halk Partisi’nde bugüne kadar hizipler birbirine karşı ayak oyunları oynardı.
Yeni dönemde ayak oyunlarının topluma karşı oynandığını görüyoruz.
İlhan Cihaner’in aday yapılması bunun ilk büyük örneğidir.
Haberal, Aygün, Balbay gibi Ergenekon sanıklarını ve Batum, Güneş, Tarhan gibi Ergenekon yapılanmasının büyük destekçilerini aday yapan CHP, Cihaner konusunda ince bir taktik izledi.
Tıpkı Vali Ali Serindağ konusunda izlediği gibi.
Gaziantep ve Denizli’de CHP göz göre göre yasal ihlal yaptı.
Bu 2 ilde kontenjan adayı gösterileceği belirtilmişken, “taammüden” ön seçimden çıkmış adaylar gösterildi.
Sonra da birileri “numaradan” YSK’ya şikayette bulundu ve YSK’da “durumu düzeltin” dedi.
Hemen ikinci sırada gösterilen adaylar üçüncü sıraya kaydırıldı.
Listenin en altındaki aday ise düştü.
Seçilme ihtimali olmayan en alttaki isimler doğal olarak tepki de göstermediler. İkinci sıraya ise Denizli’de herkesin bildiği isim; İlhan Cihaner yerleştirildi.
Gaziantep’te ise, daha önce VAKİT farkıyla CHP’nin muhbiri gibi çalıştığı ortaya çıkartılan Vali Ali Serindağ kondu.
Her iki isim de baştan konsaydı tepki çekecekti.
Ama şimdi, “ne yapalım YSK kararı” oyunu oynanıyor.
Bazı yazarların; “HSYK Erzurum Savcısı Osman Şanal’ın özel yetkilerini verdi, Cihaner hedef oldu o yüzden CHP ertesi gün aday gösterdi” şeklindeki teorileri doğru değil.
Çünkü Cihaner’le ilgili Erzurum’da artık dosya yok.
O dosya tamamen Yargıtay ve Ergenekon mahkemesinde.
Yani Osman Şanal’la ilgili bir mevzu değil bu.
CHP, en sıradan hukukçunun bile öngöreceği şekilde Denizli ve Gaziantep’te liste ihlali yaptı.
Cihaner ve Serindağ için bilerek alan oluşturuldu.
Tıpkı daha önce Eskişehir’de Büyükerşen’i belediye başkanı seçtirmek için oynanan oyun gibi...
Peki bu bize neyi gösteriyor?
Bu ayak oyunu bize, CHP’nin damarına kadar Ergenekoncu olduğunu gösteriyor.
CHP yeni dönemde Ergenekon’u kurtarmak için her türlü ayak oyunu yapacaktır.
Ergenekoncu her isme sahip çıkacaktır.
Haberal, Balbay, Aygün, Cihaner dörtlüsüyle CHP Ergenekon’u bünyesine almış, terör örgütüyle köprüsünü sağlam biçimde inşa etmiştir.
Yani CHP, operasyonel kısmı yok edilen ama ana gövdesi yok edilemeyen Ergenekon’u kullanma kararlılığında.
Bu Türkiye’de karanlık günlerin bitmeyeceğinin göstergesi.
Baykal, Ergenekon güçlü olursa CHP’nin de güçlü olacağını; Ergenekon zayıfladıkça müesses nizamın yani CHP’nin de zayıflayacağını biliyordu.
Bu sebeble Ergenekon yapılanmasına hep destek verdi.
Ama Baykal “organik bir işbirliği” içine girmedi.
Ama görüyoruz ki “Junior Demirel” yani Gürsel Tekin, Ergenekon’la organik biçimde hareket edecek.
Dersim olayında kendi kimliğini inkar ederek zikzak çizen Kemal Kılıçdaroğlu da bu zihniyetten beslenen birisi.
Seçimlerden sonra Ergenekon adlı yapılanma kendisiyle işbirliği yapan Kılıçdaroğlu ve Tekin’i ayakta tutmak isteyecektir.
Artık Ergenekon’un her hamlesinin CHP’ye; CHP’nin her hamlesinin Ergenekon’a yarayacağı bir döneme giriyoruz.