Önceki hafta sonu Konya STK’ları tarafından Alanya’da gerçekleştirilen Ufuk Turu-8 toplantısıyla ilgili yazımız üzerine aldığımız mesaj ve yorumlardan bazılarını okuyucularımızla paylaşmakta fayda görüyoruz.

STK faaliyetlerine daha aktif katılım
Rifat Yıldız:
Böylesi bir organizasyona iştirak ederek Üstad Hazretlerinin yaklaşımını takdim ettiğinizden dolayı tebrik ediyorum. Haccın sırrını izah ederken Üstad, bu ibadetin Müslümanların umumî bir kongresi olma vasfını öne çıkarıyor. Böylelikle hem tanışma, hem karşılıklı istifade ve kanaat paylaşımı oluşuyor. Bu tür faaliyetlerin artması için camia olarak elimizden geleni yapalım. Farklı konularda ekipler halinde dosyalar hazırlayalım. Aslında ülkemizde en ciddî sıkıntılardan birisi olan Kürt meselesinin de sivil inisiyatifler, görüşmelerle çözülebileceğine inanıyorum. Bu konunun altyapısını sivil toplum kuruluşları yapıp, devleti onlar bir noktaya çekmeli.
«««
Said Nursî’nin gazetelerle ilgili tesbitleri
Mikail Bilal Yaprak:
Bir makale de, “Anayasa Mahkemesi eski üyesi Sacit Adalı’nın, günümüz medyasındaki yayın anlayışını şekillendiren ana umdeleri çok veciz bir şekilde ‘hiddet, şiddet, nefret, dehşet ve şehvet’ kelimeleriyle özetleyerek, ‘Said Nursî Hazretlerinin yüz yıl önceki gazeteler için dile getirdiği hususlar bugün de aynen geçerliliğini koruyor’ tesbitini ifade etmesi, önemli anekdotlardan biriydi” cümlesinde ifade edilen hususlara tahsis edilirse iyi olur, kanaatindeyim.
Cevabımız: İlk fırsatta o konuya da müstakil bir makale tahsis etmeye çalışalım inşaallah.
«««
Alışverişlerde “STK bağış no”
Mustafa Torun:
“Ufuk Turu-8” başlıklı yazınızı okudum. Türkiye’de sivil toplum kuruluşları gelişigüzel kurulmuş ve yarı resmî kurumlar olmanın ötesine geçmiş veya geçmeye başlamış anlaşılan.
Birlikte olabilmenin en uygun zemini elbette sivil toplum kuruluşlarıdır. Fakat mâlî olarak güçlü ve yönetim olarak şeffaf olmaları gerekir.
Aklımda epeydir şöyle bir fikir var. Yine bir yazımızda yorum olarak da yazmıştım galiba.
Bir zamanlar fiş toplardı memur ve işçiler. Onlardan belli oranda geri dönüşüm olurdu. Sonra uygulama değişti. İşte bu meblâğ şimdi STK’lara verilse gayet güzel olur. Aklıma gelen metod şöyle: Yapılan alışverişlerde nasıl ücretsiz konuşma hediyesi kazandıran numaralar var ve siz telefonunuza bunu girdiğinizde sistem sizi tanıyor. Aynen öyle, alış veriş sonunda “STK bağış no” üretse, ben de internetten bu numarayı istediğim STK ile ilişkilendirsem, böylelikle oradaki KDV’nin bir kısmını devlet ilgili STK’nın hesabına yatırsa, hem STKların mâlî tabloları kısmen şeffaflaşır, hem de güçlenir.
«««
20. yıl ve enfüsî yazılar
Önceki Pazar (15 Mayıs) günü çıkan “Yazılarda 20. yıl” yazımız için de Zübeyir Ergenekon şu sevimli ve de uyarıcı mesajı göndermiş:
“Yazarlık hayatınızın yeni yıldönümünün hayırlara vesile olmasını temennî ederim.
“Konuları Risale-i Nur penceresi ile yorumlamaya gayret ettiğiniz yazılarınızdan memnuniyet duymaktayız. Özellikle enfüsî yazılarınız güzel mânâlara ve açılımlara vesile olmakta.
“Bu arada, bir ayağınız çukurda sayılır artık, ihtiyarlıyorsunuz:) Enfüsî yazıları ikiye, üçe çıkarmayı düşünmelisiniz:) Kaleminize kuvvet...”
Yeni Asya ailesinin genç kabiliyetlerinden Zübeyir’e bu mesajı için gönderdiğimiz mesajı da okuyucularımızla paylaşmamızda bir beis yok:
“Teşekkür ederim Zübeyir. Allah razı olsun.
“Enfüsî yazıları arttırmayı ben de çok isterim, ama... Gerisini sen doldur. Selâmlar, dualar.”