İngiliz Atları
F4ümüzün vurulması Türkiyenin sürüklenmek istendiği ekseni ortaya çıkarması açısından hayli çarpıcı.
Hem PKK hem de Suriye sürecinde Ortadoğunun büyük ağabeylerinin rollerini görmek gerekiyor.
Hilal Kaplan, Kandile rest çekerek suskunluğa gömülen Öcalanın sürece yeniden döndürülmesi iki açıdan faydalı olabilir demiş.
Birincisi; Öcalanın Kandile rest çekmesi gibi bir şey sözkonusu olamaz. Çünkü Kandil tepeden tırnağa onun emrinde.
İkincisi; restten sonra suskunluğa gömülme diye de bir şey yok.
Bir teröristin örgütünü yönetmesinin engellenmesi için yasal dayanaklarla irtibatının kesilmesi mevzubahis.
Gelelim Kaplanın, Öcalanın sağlayacağını empoze ettiği iki maddesine:
1) PKK içinde gerçekten güvercinler-şahinler ayrışması varsa, bu ortaya çıkar ve bir kırılma yaşanır. Çünkü Öcalana karşı gelmek, Karayılana diklenmeye benzemez. Öcalanın iletişim imkanı sağlandığında PKKyı iki hafta içinde sınır dışına çekeceğini söylediğini hatırlayalım.
2) Provokatörlerle çevrili bir süreç artık tamamen kapalı kapılar ardından yürütülmeyi kaldıramaz. Yani şeffaflaşmaya ihtiyaç var ve Öcalanın devreye girmesi bu hususta da fayda sağlayabilir. Çünkü Öcalan yasal zeminde bulunan bir insan.
DPI toplantılarına katılmanın semeresi bu olsa gerek.
DPI, PKKnın Öcalansız zorlandığını görüyor ve masum bir şeffaflık bahanesinin arkasına sığınıp Öcalanı yeniden devreye sokmaya çalışıyor. Kalemleri de Seçkin DPI Ekibi.
Anlaşılan toplantılar hayli etkileyici geçmiş bu kalemler için.
PKKda fraksiyonlar çıkacaksa, bölünme ve fikir ayrılıkları olacaksa, yönetilemez ve sarsılmaya açık bir durum sağlanabilecekse bu ancak ve ancak toparlayıcı ve herkese hakim tek isim olan Öcalanın katı tecrit altında tutulmasıyla mümkün.
Silahsız çözüm için yüzlerce kez avukatlarıyla görüşme ve örgüt liderleriyle dolaylı iletişim hakkı tanınan Öcalan, bu fırsatların hepsini örgütü toparlamak, saldırı gücünü ayakta tutmak, yeni enstrümanlar geliştirmek, yeni yapılanmalar kurmak için kullanmıştır.
Silah bırakma ve silahlı mensuplarının Türkiye dışına çıkması için bu yüzlerce fırsatta tek bir adım bile atmayan Öcalanın, şimdi bunu sağlayacağını söylemek ya safdillik ya da bir misyon gereği olabilir.
Gelelim Suriye konusundaki misyonlara...
İlk konuda nasıl kuyu kazılıyorsa, Suriye konusunda da AK Partiye kuyu kazmakla meşgul içerde birileri.
Türkiye caydırıcı bir cevap vermezse hem bölgesel liderlik iddiası hem de Tayyip Erdoğanın Arap sokağındaki karizmasının ciddi yara alacağını söyleyip, savaş tamtamı çalan Aslı Aydıntaşbaş mesela...
DPIciler İngiltereyle ne kadar iç içeyse, Aslı Aydıntaşbaş da ABDyle o kadar iç içe.
En hafif yaptırım kınama kararı çıkartmak en ağırı ise Suriyenin hava savunma sistemini bombalamak. Türkiye tarihi bir adımdan geçiyor. Vereceği tepki ne kadar sert olursa Esad rejiminin çöküşü o ölçüde hızlanacak. Yumuşak adım atılır da risk alınmamış olursa bu kez bölgesel liderlik süpergüç olma gibi iddialar zayıflamış olacak. Bakalım Erdoğan ve arkadaşları tarihe nasıl geçmek isteyecek? Bu arada kahredici detaylar da ortaya çıkıyor. Vurulan uçağın pilotlarından birinin postalına ulaşıldı. Güney Kıbrısta bulunan İngiliz üssünden Ankaraya ulaşan bilgiler uçağımızın dönüş yolunda vurulduğunu gösteriyor.
Savaş çığırtkanlığı, ajitasyon ve dolduruşa getirme çabasıyla süslü bu yazı, Suriyeyi vurun tarihe geçin mesajıyla AK Partinin sağdan soldan çekilmeye çalışıldığı tuzağı gösteriyor.
Hüsnü Mahalli ise baskının sebebini ilandan çekinmemiş.
Türkiyenin Suriye ve dolayısı ile Irak, İran ve Lübnan ile dost olma zorunluluğu vurgusu oldukça kritik.
Şii çemberini çiziyor Mahalli.
Irakta ABD ve İngilterenin ilk iş olarak, Şiaya karşı mücadele eden Mücahidin-i Halk ve Ensar-ı İslamı yok etmesini şimdi herkes daha iyi anlıyor olmalı.
Güçlenen Türkiyeyi bastırmanın yolu olarak Şia seçildi.
Uluslararası bir kriz olan Suriyeyi Türkiyenin Ulusal Sorununa çevirmeye çalışarak, buradan mezhepsel bir savaşa dönüş amacı artık sırıtıyor.
ABD ve İngiltere, İran ile hep laf dalaşı yapar ama Sünni topraklarını bombalarla dümdüz ederler.
PKK ve Suriye ekseninde sergilenen Haçlı oyununa Türkiye gelmeyecektir.
İngiliz Atı gibi koşturan DPIcılara rağmen...
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.