ABD ve PKK
@twitter/yenerdonmez
ABD Genelkurmay Başkanı Türkiye’ye gelmeden önceki günü 14 şehitle kapattık.
Önceki hafta da CIA Başkanı gelmeden 10 şehit verdik.
Bu bir tesadüf mü?
Ne zaman Amerika’yla bir temasımız olsa hemen öncesinde çok sayıda şehit veriyoruz.
Masaya PKK’ya karşı ABD’ye muhtaç bir psikolojiyle oturuyor, konuşulabilecek uluslararası çapta pek çok mesele varken PKK’ya kilitlenmek durumunda kalıyoruz.
Oysa kendi gücümüzle yapabileceğimiz çok şey var.
Ovacık Başsavcısı, sivil araçla sivil kıyafetle ailelerinin yanına gitmeye hazırlanan erler, sayısız mayınlar, patlayıcılar, polisler ve askerler...
Her gün çok sayıda şehit...
PKK’nın bütün hücrelerine “atış serbest” talimatı verdiği anlaşılıyor.
Ellerinde ne varsa sivil-asker ayrımı yapmadan hedef gözetmeksizin kullanıyorlar.
Bölge kamuoyunda oluşan tepki bile umurlarında değil.
Üzerine kararlılıkla gitmemiz gereken zamanı ıskaladık ve örgüt konjonktürle yelkenlerini doldurmuş biçimde ilerliyor.
İçeriden ve dışarıdan olmadığı kadar destek alıyor.
Kemalist zümre bile PKK’yı destekleyecek noktada.
Güçlenip, mevcut hükümeti sarstıkça daha sevimli geliyor Kemalist zümreye PKK.
Örgüt bütün imkanlarını kullanıp, kurabileceği bütün ittifakları kuruyor.
Türkiye hâlâ kısır döngüler içinde.
Örgütün beyni KCK’ya operasyonlar frenleniyor, örgüt liderlerine yönelik hamle yapılmıyor, eşzamanlı olarak neler olduğu liste halinde belli olan demokratik adımlar atılmıyor.
Ormana, şehre, kasabaya saklanmış elinde bir iki kilo plastik patlayıcı bulunan teröristin nerede ne yapacağını tam olarak kestirmek ve engel olmak mümkün değil.
Dağınık haldeki teröristleri saldırı yapamaz hale getirmenin yegane yolu, örgütün kimyasını bozmak.
Avrupa şehirlerinde, Kandil’de, sınırlarımızdaki ülkelerde bulunan PKK’nın lider kadrosu belli.
Bunlardan herhangi birine yapılacak operasyon örgütün kimyasını bozacaktır. Avni Özgürel’in bile gidip bulabildiği, açık havada saatlerce görüşebildiği Karayılan’ı Türk istihbaratının bulamaması ve operasyon yapamaması tek kelimeyle rezalet.
Her gün darbe yiyen görüntüyle Türkiye dünya devleti olamaz.
Türkiye’ye zarar veren bedelini ödemeli.
Avrupa’da DPI’ın lideri Kerim Yıldız’ın mekanlarına, örgüte ait bilinen kafe ve restoranlara sık sık gelen, elini kolunu sallayarak dolaşan PKK’nın yöneticilerine yönelik hamle yapılmaması neyle ve nasıl açıklanabilir?
Türkiye’nin artık PKK konusunda gerçek bir devlet gibi davranması gerekiyor. PKK’lı yöneticilerin açıklamalarına laf yetiştirme, örgütün sitesindeki haberlere cevap verme devri geçti.
PKK’nın kimyasını bozacak hamleler yapılması gerekiyor.
PKK’yı sempatik ve haklı göstermek için taklacı güvercinleri geçen Ali Bayramoğlu, Cengiz Çandar, Hüseyin Yayman, Hilal Kaplan gibi tiplerin verdikleri akılla bu iş yürümez.
PKK, Güneydoğu ve Doğu Anadolu’nun bir kısmının tapusu kendisine verilmedikçe eylemlerini durdurmaz.
Masaya oturmak da Oslo’da benzer adımlar da hiçbir şeyi çözmedi, çözmez.
PKK’ya biçilen misyon ve istediği şey belli.
Belli olmayan bizim gerçekten mücadele etmek isteyip istemediğimiz.
PKK’lı kadın terörist dibine kadar sokulup tek kurşunla Ovacık Cumhuriyet Başsavcısı’nı kanlar içinde devirirken; Türkiye Cumhuriyeti 30 yıldır tek bir tane dişe dokunur PKK’lı yöneticiye benzer hamle yapamamışsa ve yapamıyorsa, biz gerçekten mücadele etmiyoruz demektir.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.