Meclis önceki gün tatile girdi. Yasama faaliyetlerine 30 Mart seçimlerine kadar ara verilecek. Siyasi partilerin seçim kampanyaları da bu minvalde hız kazanmış durumda. Milletvekilleri kendi seçim bölgelerine gittiler. Partilerinin belediye başkan adaylarına arazide destek verecekler. Bu yönüyle Başkent boşaldı diyebiliriz. Son gelişmeler ve önümüzdeki iki kritik seçim bu seçimleri yerel seçim olmaktan çıkarıyor. Yeni konjonktürün yüklediği farklı anlamların gölgesi altında girilecek bu seçimlere.

AK Parti lideri Başbakan Erdoğan’ın miting programları dolu dizgin devam ediyor.

Dünkü yoğun programına biz de eşlik ettik.

Başbakan’la Osmaniye-Niğde mitinglerini takip etmek üzere Ankara’dan yola çıktık.

Yaklaşık 30 dakika süren yolculuktan sonra Nevşehir/Tuzköy Havaalanı’na iniş yaptık.

Tuzköy Havaalanı bizim köyümüze sadece 8 km uzaklıkta.

Bu vesileyle köyümüzün havasını da teneffüs etmiş olduk.

Oradan da helikopterle miting alanına geçtik.

Niğde mitinginin ardından yine helikopterle Osmaniye’ye hareket ettik.

Başbakan’ın verdiği mesajları haberlerimizden okuyacaksınız inşallah.

Bu tarihten itibaren Türkiye’nin nabzı 81 ilimizde, Anadolu’da atacak. Başkent’in yükü bir süreliğine de olsa seçim sathı mahalline taşınacak.

Kampanyalardan sonra şüphesiz milletin iradesi de en net şekliyle sandığa yansıyacak.

Siyasi parti temsilcileri fikirlerini anlatacak, vaatlerde bulunacak, projelerini tanıtacaklar ama son sözü söyleyen yine millet olacak.

Bu açıdan politikacının, gazetecinin, algı yöneticilerinin, derin yönlendiricilerin, toplum mühendislerinin ne dediğinden daha çok milletin ne diyeceği önemlidir.

Çare sandıkta…

KONYA’DA AKİT COŞKUSU

Hafta sonu İcra Kurulu Başkanımız Mustafa Karahasanoğlu ağabey, Yayın Kurulumuzdan Kadir Demirel, Reklam Genel Müdürümüz Adem Şahin ve İç Anadolu Reklam Koordinatörümüz Şakir Kurter ile birlikte gazetemizin Konya temsilciliğinin yeni hizmet binasının açılışı için Konya’daydık.

Önce STK temsilcileri ve kanaat önderleriyle sabah kahvaltısında bir araya geldik.

Ardından valisiyle, emniyet müdürüyle, müftüsüyle siyasi parti temsilcileriyle, oda başkanlarıyla Konyalıların yoğun ilgi gösterdiği, üst düzey katılımla gerçekleşen açılışta Mustafa ağabey kısa, öz ve etkileyici bir konuşma yaptı.

Akit’in cesur, ilkeli yayınlarına, doğruları korkmadan ve çekinmeden dile getirmesine vurgu yapıp özetle şunları ifade etti: “1993 yılında yayın hayatına başlarken biz tüm inananların sözcüsü olacağız, hiçbir meşrep ayrımı yapmadan sadece inanan insanların sözcüsü olmaya gayret edeceğiz diyerek yola çıktık. Elhamdülillah bugüne kadar hiçbir ayrım yapmadan bütün cemaatlerin, camiaların, inananların sözcüsü olduk.”

Zaten Konya’da gösterilen yoğun ilgi ve coşku da bunun bir kanıtı niteliğindeydi.

Konya yayın hayatına başladığımız günden beri bizim sarsılmaz, kalemiz olmuştur.

Yeni temsilcimiz Adem Alemdar ve ekibi şehrin en merkezi yerindeki yeni büromuzda, okuyucularımızla dayanışma içerisinde Konya’ya özel yepyeni bir sayfa ile önemli hizmetlere imza atacaktır. Akit’i daha da ilerilere taşıyacaklardır.

Allah yâr ve yardımcıları olsun.

20 yıldır Akit için gitmediğimiz il kalmadı, her bir beldemiz bizim için çok kıymetlidir ama Konya’nın ayrı bir yeri, farklı bir değeri var.

Açılışta bunun bir tezahürü olarak, okuyucularımızla gazete yöneticilerimiz arasında gerçekleşen hasbihal, dostluk, kardeşlik, vefa, heyecan görmeye değerdi.

Öyle anlamlı, öyle duygusal anlar oldu ki anlatamam…

Bizi dualarla bağrına basan 84 yaşındaki “Çelik Hafız” olarak bilinen ak saçlı, ak sakallı, nur yüzlü yaşlı amcayla da; 19 yaşındaki genç Abdullah’la da; Akit aşığı Hadimli Mehmet amcayla da; Beyşehir’den koşup gelen Hikmet kardeşimizle de çok özel anlar yaşadık. Dertleştik, birbirimize dua ettik. Kırk yıldır birbirinden uzak düşmüş bir aile ferdi gibi kucaklaştık, hasret giderdik.  

İşte inanan insanların farkı burada.

Genç, yaşlı, renk, statü, ülke, fark etmiyor.

“Ben inananlardanım” denildiği zaman iş orada bitiyor. Akan sular duruyor.

Konyalı okuyucularımızdan birisi Mısırlı bir kardeşimizle tanıştırdı.

İsmi: Muhammed Abdulmevla…

Mısır’da oto yedek parçası işi yapıyormuş.

Bizi görünce sembolleşen “Rabia” işareti eşliğinde selam verdi ve “Davamıza verdiğiniz destek için teşekkür ediyoruz” dedi.

Efendimizin (s.a.v.) buyurduğu gibi: “Müslümanlar bir binanın tuğlaları gibidir.”

Bu ara yazarlarımızdan kıymetli insan Mehmet Koçak ağabey, amansız ciddi bir hastalığa karşı mücadele veriyor.

Kendisine Allah’tan acil şifalar niyaz ediyoruz.

Dualarımız kendisiyle…

Dünya hali işte…

“İki kapılı bir handa/Uzun ince bir yolda/Gidiyoruz gündüz gece…”

Tevekkeltü Alellah…