Futbolcularına sakal bırakmayı yasaklayan kulüp başkanı İlhan Cavcav,“Burası İmam Hatip mi yav” diyerek eski Türkiye’nin yaşayan hali olarak televizyon ekranlarına yansıyıverdi.

Sakal bırakan futbolcuya da 20 bin lira ceza verecekmiş.

Bir kere İmam Hatip’teki çocukların sakalları bile çıkmamış oluyor. Adam İmam Hatip’in ne olduğunun da farkında değil zaten. Farkında olduğu tek şey kini. 

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, İmam Hatip okullarına büyük önem veriyor. İmam Hatipler onun döneminde yeniden ayağa kalktı. İmam Hatip okulu açılışlarına da katılmaya başladı Cumhurbaşkanımız. 

Türkiye’de yaygın bir din eğitimi için devletin imkanlarının kullanılmasından başka çare yok. Yıllarca baskı nedeniyle anne babaların çoğu Kur’an okumayı dahi bilmezler. Bu çocuklar devletin okullarında Kur’an okumayı da dini ilimleri de temel seviyede öğrenmeliler. 

Ben de bir imam hatip mezunuyum. Benim dönemimde İmam Hatip’ler birer ilahiyat fakültesi kalibresindeydi neredeyse. Tabi sayının az oluşu nedeniyle kalitenin yüksek oluşu normal. 

Günümüzde sayı bir anda patladı. Şimdi içeriğe yönlenmek ve İmam Hatiplerin kalitesini eski İmam Hatipler seviyesine çıkarmak gerekiyor.

İmam Hatip’e giden çocuklar, hem ahlaken hem de eğitim seviyesi olarak yükselirlerse toplumun diğer kesimlerindeki İmam Hatip alerjisi de yavaş yavaş kaybolur hatta yerini sempatiye bırakır. Sevdirmenin en kolay yolu budur. 

Başörtüsü yasağı ve katsayı adaletsizliği nedeniyle oluşan İmam Hatip problemi nedeniyle enerjisini yıllarca boşa harcamış bir ülkenin kaybedecek hiç zamanı yok. İçeride toparlanma olduğu gibi dışarıda da toparlanma şart. 

Batı dünyasının bize artık belli bir çerçevede baktığı sır değil.  Her gün Türkiye’yi ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı zora sokacak bir açıklama ve iş peşindeler. Dolayısıyla yüzümüzü dünyanın farklı coğrafyalarına dönmek önemli.

Cumhurbaşkanımız Erdoğan, Afrika’ya önemli bir ziyaret gerçekleştiriyor. Birkaç ülkeyi birden ziyaret edecek ve kritik temaslarda bulunacak. Ortadoğu’daki durum nedeniyle sıkışan ticari hayatımızı Afrika pazarlarıyla açmamız gerekiyor. Ben de bu gezi boyunca Cumhurbaşkanımıza eşlik edeceğim. 

Türkiye’nin bu tip uzak coğrafyalarında dostu çoktur. Meseleye sırf çıkar ilişkisi üzerinden bakmayan bir dış politikayla da uzun vadede yeni dostlar elde etme potansiyeli yüksektir. 

Onlarca ülkeyle vizeleri birkaç ay içerisinde kaldıran Başbakan Ahmet Davutoğlu tabi bu süreçte de etkin rol oynayacaktır. 

Ortadoğu’nun kronik problemlerini çözmek için elbette ki durmadan çaba sarf edilmeli, ancak Türkiye’nin ihracat ve ilişkilerini ilerletmeye ihtiyacı var. Afrika ile Orta Asya en uygun coğrafyalar. Erdoğan Cumhurbaşkanı olduktan sonraki en kapsamlı gezisi bu nedenle Afrika’ya.