Suriyede Yaşananların Tek Sorumlusu IŞİD mi?
Türkiye’ye ABD ve AB ülkelerinden her gelenle Suriye, daha doğrusu IŞİD konuşuluyor ve görüşmelerin arkasından genellikle, “IŞİD ve yabancı savaşçılara karşı ortak mücadele edilecek” şeklinde açıklama yapılıyor. Sanki Suriye’deki tüm olumsuzlukları başlatan ve sürdüren IŞİD gibi bir görüntü sergileniyor. Şehirleri yakıp yıkan, Suriye’yi harabeye çeviren, milyonlarca insanı göçe zorlayan, 200 bin Suriyelinin ölümüne sebep olan tek başına IŞİD gibi bir görüntü sergileniyor. Tüm dünyaya öyle bir görüntü veriliyor. Hâlbuki Suriye konusunda oluşturulan böyle bir görüntü gerçeği yansıtmıyor. Olsa olsa Esad’ın cinayetlerini örtemeye yarıyor. İşin garip tarafı Türkiye’de sanki Esad’sız bir Suriye isteğinden vazgeçmiş görünüyor.
Sanırsınız ki, Suriye’nin yönetimi IŞİD’in elinde tüm hava saldırılarını onlar gerçekleştiriyor. Ama gerçek böyle değil. Suriye’de çatışmalar başladığında ortada IŞİD diye bir örgüt yoktu. Başta Türkiye olmak üzere ABD ve bazı AB ülkelerinin desteklediği muhalif gruplar vardı ve bu grupların kan dökücü diktatör Esad’ı devirmek için mücadele verdikleri dünyaya ilan edildi. Ne var ki, Suriye’de muhalif gruplara destek veren ülkeler sıra Esad’ın devrilmesine gelince buna izin vermediler. Suriye’de çatışmalar sürsün, insanlar ölsün ama Esad iş başında kalsın anlamına gelen bir tutum sergilendi.
Zaman içinde ortaya IŞİD adlı bir örgüt çıkıp ya da çıkartılıp, ilk hamleyi Irak’ta yaparak Musul’u el geçirmesinin ardından sanıldı ki ABD ve yandaşları harekete geçecek böyle bir gelişmeye izin vermeyecekler. Ama Musul’un işgali sessizce kabul edildi. Sanki önceden hazırlanmış bir plan IŞİD eliyle uygulamaya konulmuştu. Hatta Musul’un işgalinin ardından IŞİD’in Bağdat’a doğru yürüyüşe geçmesi de ABD ve yandaşları tarafından fazlaca tepki görmedi. Acaba, IŞİD eliyle Bağdat yönetimine haddi mi bildiriliyordu? Ama ne olduysa IŞİD Kuzey Irak’ta Peşmerge yönetiminin kontrolünde olan yerleşim birimlerine karşı harekete geçince ABD ve yandaşları sessizliklerini bozdular. Bu noktada IŞİD bir de baktık Suriye’de harekete geçmiş ve Esad’a değil muhaliflere karşı savaş veriyor. Yani, IŞİD bir yandan Esad güçleri bir yandan muhaliflere ve Suriye halkına vurmaya başladılar. Ne var ki, ABD ve yandaşları Suriye söz konusu olduğunda gündeme hep IŞİD’i getirdiler. Suriye’de işlenen tüm cinayetlerin ve yıkımların faturasını IŞİD’e kesmeye başladılar. Öyle olmasaydı şimdiye kadar Suriye’de çoktan uçuşa yasak bölge ilan edilemez miydi? Böyle bir duruma Rusya’da karşı çıkmaz ve Suriye’de akan kan ve yıkım durdurulmuş olurdu. Ama öyle olmadı. Türkiye’ye ABD ve AB ülkelerinden her gelen müzakere masasına IŞİD getiriyor ve böylece Esad çevresinde bir koruma duvarı örülmüş oluyor. Özellikle de Batılı ülkelerden IŞİD’e katılmaların önünün kesilmesini Türkiye’den istiyorlar. İyi de Türkiye’nin böyle bir görevi mi var?
Kısacası Suriye ve Irak konusunda sömürgeci güçler öylesine bir tavır sergiliyorlar ki, işin aslını dünyanın görmesini istemiyorlar. Diyebiliriz ki insanlara illüzyon seyrettiriyorlar. Olan Müslümanlara oluyor. Müslümanların evleri başlarına yıkılıyor, yüz binlercesi hayatını kaybediyor ama tüm bunlardan sorumlu yine Müslümanlar gösteriliyor, gerçek suçlular koruma altına alınmış durumda.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.