Adam  öleli 77 sene  olmuş..

Mozelesinin altında bir çukurda hesabını Allah’a veriyor...

Siz düşmanlık yapınca hesabı mı zorlaşacak? Hayır ne zorlaşır, ne kolaylaşır. O halde bırakın düşmanlık etmeyi...

Diktatörmüş... Siz korkaklık yapmasaydınız o da diktatör olamazdı. Bırakın düşmanlık etmeyi o halde..

Devrimler yapmış, dini  berhava etmiş, bin yıllık yazıyı kaldırıp atmış, latin yazısını getirmiş, tarihle irtibatımızı kesmiş...

Sevsinler düşmanlığınızı...

Şu anda Osmanlıca öğrenmek serbest, istersen tüm notlarını Osmanlıca tut. Karışan yok. Osmanlıca yazmak, okumak, yayın yapmak serbest... Belediyeler bedava Osmanlıca kursları açtılar. Osmanlıca öğrenmek resmen serbest.

Hani, kaçınız öğrendiniz Osmanlıcayı? Bir tane Osmanlıca yayın çıkaran var mı? Yok.. Korkuyorsunuz hálâ. Neden, kimden korkuyorsunuz? Gölgenizden korkuyorsunuz... O halde bırakın düşmanlık etmeyi...

Atatürk yüzünden tarih yalan yanlış bir resmî tarih olmuş, öğretilenlerin hiçbiri doğru değilmiş.. Peki doğru tarihi yazacak kaç tarihçiniz var?

Ne oldu, neden morardınız birden bire?

Bırakın gölgelere düşmanlık etmeyi de sorularıma adam gibi cevaplar verin. Tabi verebiliyorsanız... Veremiyorsanız susun oturun, düşmanlık etmeyin...

Tamam, Mustafa Kemal Paşa’nın Dindarlığı Tartışmalıdır.. Lâkin ulu paşa hakkında tek tartışmalı alan bu değilki..

Resmî tarih tezimiz, büyük yalanlar üzerine oturmuş bir kurgu tarihtir. Neredeyse tamamı hilaf-ı hakikat, hattâ yalandır. Eyvallah. Hattâ  o yalanların başlıcaları şunlar:

• Milleti işgalcilere karşı tek başına o teşkilâtladı, Kuvayı millîye onun eseri...
• Sultan Vahidüddin Han ona yardım etmedi, bilakis engellemek istedi...
• İstiklâl Savaşını tek başına o kazandı, olmasaydı esir olacaktık, neslimiz, ceddimiz bile belli olmayacaktı...
• Türkiye Cumhuriyeti’ni tek başına o kurdu!..
• Devrimler (inkılâb kanunları) bu millet için çok yararlı hamlelerdi...
• İstiklâl Mahkemelerinin kararlarıyla asılanlar bunu fazlasıyla hak etmişlerdi...

Bunların hepsi yalandır, hilaf-ı hakikattir, peki doğruları nelerdir? Bunların doğrularını tarihî belgeleriyle adam gibi kaç hamiyyet erbabı aliminiz yazabilir? Laf kolay, buyrun icraate... Olmadı mı? Yapamıyacak mısınız? O halde oturun oturduğunuz yerde...

Herkes biliyor, malûmu ilam etmenin gereği yok. Resmî tarih elbette Derin Devlet Üretme Çiftliklerinin eseridir.. Zaten bütün bu iddialar yalan olsaydı adamı özel bir kanunla korumazlardı.

Hayır aslında tam olarak öyle değil. Onu da doğru dürüst bilmiyorsunuz. 5816 sayılı kanun aslında bütün bu yalanlar ve yalanlar üzerine kurulmuş bozuk düzeni, yalan resmî tarihi korumak için. M. Kemal Paşa’yı korumak için değil. Mesele bunu faş edebilmekte ama sizde o maharet de yok...

O halde oturun oturduğunuz yerde, gölgelere düşmanlık etmeyin...

5816 sayılı kanun üzerinizde Demokles’in Kılıcı gibi sallanıyor. Siz bu yüzden eliniz kolunuz bağlı bir şey yapamıyorsunuz. Bu mazeret makul değil. Şu anda büyük bir serbesti var, lâkin doğru tarihi vesikalarıyla ortaya koyabilen babayiğitler yok...

Ortalık şaibeli birkaç deliye kalmış. Onların da iki dedikleri doğruysa üçüncüsü yine yalan. Adam öyle ahmak bir tekebbür içinde ki, isminin başına «Üstad» yazıyor.. Gel de bunun dediklerine amenna de...

Siz ancak, adam elini ceketinin, paltosunun içine şöyle böyle koyuyordu, o halde masondu dersiniz. Ötekiler de size “madem masondu, neden mason localarını kapattı, bu mantıklı olabilir mi?” derler, apışıp kalırsınız...

Şimon Zwi mektebinde okumuş, yahudi olabilirmiş... Belgeniz? Kem küm, fan fun..

Atatürk’ü zehirlediler dersiniz, birkaç eskimiş kâğıt üzerine abuk sabuk, o devrin dili bile olmayan, kanıt, yanıt, kanı, sanı yazılı metinler koyarsınız; düşman bunları görür kıçıyla güler, “ülen cahiller bari bir düzmece yapıyorsunuz adam gibi yapın..” derler. Yine apışıp kalırsınız..

Siz adam gibi düşmanlık yapmayı bile beceremiyorsunuz. Bari yapmayın, Allah aşkına yapmayın. Ciddî söylüyorum, yapmayın. Siz böyle düşmanlık yaptıkça adam bilâ istisna herkesin gözünde gerçekten büyük kahraman, hakiki ulu önder olacak, millet dinden soğuyup salavat çekmeyi bırakıp “Allah’ın selâmı üzerine  olsun Atatürk” diye tesbihat-ı kâzibeye başlayacak... tövbe tövbe..

Allah müstehakınızı versin emi... Siz adamı dinden imandan edersiniz. Sizden bir cacık olmaz, köy olmaz, kasaba olmaz, Müslüman hiç olmaz... 9 Nisan 2015