Gündem açısından son derece yoğun bir haftayı daha geride bıraktık. Geçtiğimiz hafta partiler aday listelerini YSK’ya teslim ederek seçim kampanyalarını resmen başlatmış oldular. Demokrasiyle yönetilen bütün ülke-ler için,  her seçim önemlidir fakat ülkemizde bu seçimler siyasi partilerin tümü adına en hayati önemi taşıyor. Ülkemiz ve bu ülkenin her ferdi açısından seçimlerin önemi, verilen her bir oy ile sandığın değeri elbette tartışılamaz.

Önemli olan ise seçim sürecinin adil, centilmen ve belli bir ahlaki standart ile seviye ortalamasında yürütülmesidir. Aksi takdirde seçimler gelir, geçer, bir perde kapanır, diğer perde açılır ama kırılan kalpler onarılamaz. Açılan yaralar kapanmaz, bozulan değerler, tahrip edilen ilkeler, ülkeye verilen hasarlar tamir edilemez. Partiler açısından ele aldığımızda; üç dönem üst üste iktidar olan, plan ve projelerini 2023 vizyonuna göre belirleyen AK Parti Ahmet Davutoğlu ile ilk seçimine girecek. Bu seçimler bir nevi 

Davutoğlu’nun genel başkan olarak ilk ciddi sınavına dönüşecek. Seçime ilk kez girecek bir lider için yüzde 35 çıtasının başarı olacağını daha önce yazmıştım. Halen Davutoğlu’nun bu çıtanın üzerine çıkmakta zorlanmayacağını düşünüyorum.  

Ana muhalefet CHP için ise durum çok daha farklı. Cumhuriyeti kuran bir parti olarak neredeyse yarım asırdır iktidar yüzü göremi-yor CHP… Kılıçdaroğlu için de benzer bir durum söz konusu… Genel başkan olduktan sonra 7 Haziran seçimleri Kılıçdaroğlu’nun 4. önemli seçimi olacak. Bu zamana kadar gözle görülür kayda değer hiç bir başarı elde edemedi Kılıçdaroğlu girdiği seçimlerden. Zaten dost meclislerinde, “Bu benim son seçimim” di-yormuş. Seçimlere hazırlanış biçimi ve yürütülen kampanyayı gözlemlediğinizde CHP’de meseleye hayat memat meselesi olarak bakıldığını görüyorsunuz.

Üçüncü büyük parti konumundaki diğer muhalefet partisi MHP…

Bu seçim Genel Başkan Devlet Bahçeli’nin 10. seçimi. 1999’da girdiği ilk seçimde milliyetçi camianın en yüksek oyunu alarak MHP’ye tarihi bir seçim zaferi kazandırtmıştı Bahçeli. Fakat aynı başarı grafiği sonraki seçimlerde sürdürülemedi. Bu seçimde 2011’e göre bir artış olacaktır ancak büyük bir sürpriz zor görünüyor. 

SP ve BBP…

Hem seçimlere ittifak halinde girecek her iki parti için, hem de genel başkanları için son derece kritik bir seçim olacak 7 Haziran. Açıkçası bu seçim milliyetçi maneviyatçı her iki parti adına da varlık, yokluk mücadelesi… Ya en azından gelecek seçimlere hazırlık için yüzde 3’lük hazine yardımını kapsayan çıtanın üzerine çıkılacak ya da hüsran ve hezimet içerisinde sancılı bir döneme girilecek her iki partide de.

HDP’ye gelince…

Bölücü terör örgütü ve silahın gölgesinde seçimlere parti çatısı altında girecek bir yapıdan söz ediyoruz.

Terör örgütü demek abartı değil çünkü Cumartesi günü Ağrı Diyadin’de kendi elleriyle bunun sağlamasını bizatihi yaptılar.

Ama “üst akıl planı ve medya PR’ı ile seçimlere en organize; terör örgütüyle de en senkronize hazırlanıyor” diyebiliriz HDP için…

Umarım dinine, geleneğine, ülkesine bağlı bölge insanı bu seçimlerde en iyi biçimde değerlendirir olup bitenleri…

***

Hafta içi Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez ile bir araya geldik. Bizi şiddet ve çatışma ortamının gerginliği, gündelik siyasetin kirliliğinden alıp “Daha iyi bir dünya için; sevgi, saygı ve merhamet” iklimine taşıması hasebiyle kendisine teşekkür ediyoruz. “Hz. Peygamber ve Birlikte Yaşama Ahlakı”nın konuşulduğu son derece verimli bir 4 saat geçirdik. 

Diyanet İşleri Başkanlığı o iklimi millet varlığımızın bulunduğu her yere ulaştırmak için seferberlik başlatmış durumda.    

Dileriz bu sevgi, saygı ve merhamet iklimi; şiddet, kan ile gözyaşının, adaletsizliğin hüküm sürdüğü tüm dünyayı kuşatır.

Çanakkale Kara Savaşları’nın 100. Yılı’na denk gelen Kutlu Doğum Haftası’nda verilen, o müjdeleyen; nefret ettirmeyen mesajlar bütün yürekleri fetheder, birlikte yaşama ahlakına hizmet eder, genç dimağlara ilham olur…

Vahdet olarak bu kutlu hedefe katkıda bulunma heyecanı içinde-yiz. İnşallah diyelim ve bir hafta içinde Vahdet dilini daha da yaygınlaştıracak, bütün okuyucularımızı kapsayan, büyük sürprize hazır olalım…