Uçaklarda bu anonsu inişte, kalkışta veya havadayken olumsuz hava şartlarında duyarız. Türkiye’de bir süredir kemerlerimiz bağlı bizim de; uçak kalkıyor mu yoksa havadayız da bulunduğumuz yükseklikte olumsuz hava şartları mı var, bu biraz da bakış açımıza göre değişiyor. Kimine göre hâlâ kalkamadık, uçakta ciddi arızalar var, tamir edilmesi gerekiyor; kimine göre kalkış safhasındayız, son kontroller ve takviyeler yapılıyor; kimine göre ise çoktan kalktık ve yükseliyoruz. Ancak yükselmemizi istemeyenler yahut irtifa kaybetmemizi hatta yere çakılmamızı isteyenler sürekli yeni türbülanslara sebep olacak şartları hazırlamakla meşguller. Onun için kemerlerimiz sürekli sımsıkı bağlı ve oturduğumuz yerden kalkmamayı tercih ediyoruz çoğu zaman… 

Bana sorarsanız, uçağımız çoktan kalktı ve önemli bir yüksekliğe ulaştı. Çok daha yükseğe tırmanmak için bir takım kapasite ve donanım eksiklerimiz ve problemlerimiz olsa da daha önce hiç hayal bile edemeyeceğimiz bir yükseklikte olduğumuz kesin. ‘Zihniyet’ olarak bu seviyeye alışmaya, bu seviyenin risklerini ve faydalarını anlamaya ve bu yükseklikteki sarsısıntıları atlatarak irtifa kaybetmemeye çalışıyoruz şimdi…

82 YAŞINDA BİR DEV: THY

Bu durumu en iyi anlatan örneklerden birisi hiç şüphesiz Türk Hava Yolları (THY)’nin yakaladığı başarı grafiği. Bu ay 82. yaşına giren THY’nin, kurulduğu yıl olan 1933’te 28 koltuk kapasiteli 5 uçak, 7 pilot ve 24 personeli varken, bugün 53 bin 796 koltuk kapasiteli 285 uçak ve 3 bin 790’ı pilot olmak üzere iştirakleriyle birlikte 40 bin çalışanı bulunuyor. Son dört yılda üst üste “Avrupa’nın En İyi Havayolu” seçilen THY, dünyanın en geniş uçuş ağına da sahip. Yönetim Kurulu ve İcra Komitesi Başkanı M. İlker Aycı’nın ifadesiyle THY, bu haliyle “Türkiye’nin dinamizmini yansıtan küresel bir marka konumunda.” İki gün önce THY’den yapılan açıklamaya göre şirket satış gelirlerini önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 6.4 artırarak 5 milyar 456 milyon liraya ulaştırdı. Geçen yıl aynı dönemde 12 milyon yolcu taşıyan THY bu sene yolcu sayısını da 12.8 milyona yükseltti. “Dünyada en fazla ülkeye uçan hava yolu şirketi” ünvanına sahip olan THY, 109 ülkede, 45'i yurt içi, 226'sı yurt dışı olmak üzere 271 noktaya uçuş gerçekleştiriyor. Başkan Aycı, hedeflerinin Türk Hava Yolları’nı dünyanın en çok tercih edilen havayolu markası yapmak olduğunu söylüyor. 

YÜKSELDİKÇE SARSINTILAR DEVAM EDECEK

Türkiye’nin yumuşak/ince gücünü oluşturan ve benim “Hariciye’nin Yeni Aktörleri” diye tavsif ettiğim THY ve benzeri resmi/sivil bir çok kurumda da durum pek farklı değil. Mevcut siyasi ve ekonomik istikrarın etkisiyle kazanılan özgüven ve dinamizm sayesinde, son yıllarda olağanüstü bir ivmeyle Türkiye’nin ‘potansiyel güç unsurları’ harekete geçti. Ancak bu ‘yükseliş’in her safhasında hem büyük ‘bedeller’ ödeniyor hem de şiddeti değişen ‘sarsıntılar’ yaşanıyor. 

Cumhuriyet’in 100. kuruluş yıldönümü olan 2023’e doğru kimlik krizlerini aşmaya çalışan, normalleşen, kabuk çatlatan, tarihi sorumluluklarını farkeden, güçlenen ve zenginleşen Türkiye’nin yükselişi sürdükçe yeni sarsıntılar eksik olmayacak. Kararlılıkla ‘muhasebe ve inşâ süreci’ni yaşarken irtifa kaybetmemek için kemerleri bağlı tutmakta ve ihtiyatlı olmakta fayda var.

Alçalmayı, yere çakılmayı, inişi, geri dönüşü unutalım artık… Gerekirse havada ikmal yapacağız ama kesinlikle yükselişimizi sürdüreceğiz... Başka çaremiz yok!