Başbakan Ahmet Davutoğlu seçim sürecinde siyasi mücadelesini sonuna kadar verdi ama kendi deyimiyle hikmetli söylemini elden bırakmadı. 

Muhalefet partilerinin liderlerine hakarete varan bir üslup kullanmadı. Onların kullanmasına rağmen.

Seçimde seçmenin ortaya koyduğu tablodan çıkartılması gereken dersler var. AK Parti’nin oyları düşmüşse bunun sebepleri hepimiz tarafından biliniyor. Üzerine gidilmesi de şart. 

Ancak seçmen yine de yüzde 40’ın üstünde bir oy vererek AK Parti’ye iktidarın ana unsuru olma görevi vermiştir.

Koalisyon hükümeti kurmamak demek halkın verdiği bu görevden kaçmak demektir. 

Ahmet Davutoğlu’nun da bu durumun farkında olduğunu görüyoruz. Davutoğlu seçim sonrası yapıcı üslubuyla siyasete devam ediyor. Önünde zorlu bir süreç var. Muhalefet partilerinin özellikle yolsuzluk iddiaları nedeniyle istedikleri şartlar parti içi dengeleri de zorlayacak cinsten. 

Mecliste hükümet kuracak koalisyon aritmetiği ortaya çıkarmak her daim zor olmuştur. Ancak görüşmeler, aracılar, kapalı kapı diplomasisiyle Türkiye hiçbir dönem hükümetsiz kalmadı. Çok yararlı işler yapan koalisyonlar da kuruldu geçmişte.

Davutoğlu, Meclis’te kendi partisiyle uyum içinde çalışabilecek bir tercihle koalisyon kurmalı ve Türkiye’nin meselelerine yoğunlaşmalı. 

Unutmayalım ki bir erken seçimin memlekete maliyeti en az 2.5 milyardır. Türkiye’nin aynı sene içinde iki seçimi kaldıracak lüksü de yok. 

İşin diğer tarafı da Türkiye’nin yakın bölgesindeki sorunlar. Özellikle de Suriye’de yaşanan gelişmeler. Davutoğlu uzun yıllardır Türk dış politikasını yöneten isim. Tecrübe ve birikimine şuan Türkiye’nin çok ihtiyacı var. Bu fırsatın da heba edilmemesi gerekiyor. 

IŞİD üzerinden ve IŞİD’i bir manivela gibi kullanarak bölgede oluşturulmak istenen yapılar herkesin gözünün önünde. IŞİD öylesine kullanışlı bir maşa ki, Lawrance bile bu kadar hızlı sonuç alamamıştı. 

Bölgede kurulması 100 yıldır söz konusu olan Kürt devleti hiçbir dönemde bu derece rahat inşa edilebilir hale gelmemişti. Şuan Suriye’de bir Kürt devleti kurulsa, dünyada tanımak için sıraya girecek ülke çok. Hepsinin gerekçesi de IŞİD olacak.

Gördüğümüz kadarıyla bazı saldırı ve bombalamalarla IŞİD’in Türkiye içi bazı operasyonlar için kullanılmaya başlanması da söz konusu. Bunların hepsi acil önlem alınması gereken meseleler. 

Hepsi için acil bir iktidara ihtiyaç var.

Davutoğlu koalisyon kurabilecek kararlılık sergilemektedir. Buna muhalefet partilerinin de aklı başında karşılık vermeleri gerekiyor. Çünkü bu memleket meselesidir.

Türkiye’yi hükümetsiz bırakan taraf kaybeder. Erken seçimle ilgili yapılan hesaplamalar da tutmayabilir.

Gerek yakın coğrafyamızda gerekse ekonomide neler olacağı şüpheli.

Sandık başka şeyler söyleyebilir.