Cihangir İşbilir

Cihangir İşbilir

Kan Kaybediyoruz!

Kan Kaybediyoruz!

Bu hafta İstanbul’da üç önemli toplantı gerçekleşiyor. Birincisi, dün açılışı yapılan ve 37 ülkeden 125 dini temsilcinin katılacağı “1. Asya ve Pasifik Ülkeleri Müslüman Dini Liderler Zirvesi”; ikincisi, perşembe günü yapılacak olan “Parlamentolar Arası Filistin Toplantısı”; üçüncüsü de cuma günü başlayacak olan ve 35 ülkeden entelektüel ve siyasilerin katılacağı “7. İslam Ülkeleri Kanaat Önderleri Toplantısı”.

Bu üç toplantı da çok hassas ve kritik bir zamanda yapılıyor. İslam Dünyası’nın ve Türkiye’nin terörle teslim alınmak istendiği, DAEŞ fitnesinin tüm dünyayı meşgul edip esir aldığı ve İslam Dünyası’nın ön cephesi Filistin’in 3. İntifada’ya doğru sürüklendiği bir zamanda İslam âlimlerinin ve parlamenterlerinin sessiz, tepkisiz ve etkisiz kalması kabul edilebilecek bir durum değil zaten. Umarız, bu toplantılar somut adımların atılmasına vesile olacak kararların alındığı hayırlı çalışmalarla geçer. Yoksa toplanıp dağılmanın, temennilerin sıralanıp edebî ve hamasi nutuklar atmanın bugün faydadan çok zararı var. 

DAEŞ’E KARŞI İLİM ADAMLARI ETKİSİZ! 

Obama ve Putin’in DAEŞ stratejilerinin nasıl balondan ibaret olduğu ve DAEŞ gibi ‘kullanışlı’ bir unsuru istediklerini elde edinceye kadar imha etmekten imtina edeceklerini artık çok daha iyi biliyoruz. DAEŞ’e karşı oluşturulan koalisyonların aslında DAEŞ’i daha da büyütüp palazlandırdığını, DAEŞ’in elindeki Musul ve Rakka’ya hâlâ her gün yeni sempatizanların katıldığını gösteren yığınla rapor var elimizde. 

Putin ve Obama’nın onca yanlış politika ve yalan arasında söyledikleri doğru bir şey var: “Bu mücadele uzun soluklu olacak ve DAEŞ zihniyetiyle mücadele etmek için İslam âlimlerinin ve İslam ülkelerinin bu konuda işbirliği yapması gerek.” Bu mealde beylik sözleri her iki lider de muhtelif zamanda sarfettiler. 

Obama ve Putin’in görüp dillendirdiği bu gerçeği İslam ülkeleri liderleri ve ilim adamları görmüyorlar mı? 

Diyanet İşleri Başkanlığı DAEŞ’le ilgili tanımlayıcı bir bilgi notu yayınladı geçen ay. Başkan Mehmet Görmez’in de DAEŞ’in cihat anlayışındaki çarpıklıklarla ve tehlikelerle ilgili beyanatları var. Ancak bunlar yeterli değil. DAEŞ’le mücadele sadece askeri yöntemlerle ve güvenlik tedbirleriyle yapılamaz. Diyanet İşleri Başkanlığı’nın, cemaatlerin, kanaat önderlerinin ve ilim adamlarının bu konuda gecikmeden, kuşatıcı, kararlı ve sonuç odaklı çalışmalar yapması lazım. Yoksa Türkiye’den DAEŞ’e katılımlar azalmayacağı gibi Türkiye’deki DAEŞ mensuplarının eylem ve çalışmaları gelecekte sadece güvenliğimizi değil, dinî anlayışımızı da derinden etkileyecek. 

İFRAT TEFRİTİ DOĞURDU 

Irak’ın işgal sürecinde ABD’nin palazlandırdığı Şii milis örgütlerin Irak’ta yaptıkları katliam ve zulümler, Irak merkezi hükümetinin mezhepçi terör faaliyetleri DAEŞ fikriyatını besledi. Küresel istihbarat örgütlerinin ve medyanın da desteğiyle büyüyüp kan donduran eylemler yapan Şii terör örgütlerinden bahsetmiyoruz bugün ama her gün DAEŞ’i, hükümet ettiği şehirleri, ordusu, ekonomisi olan devletimsi bir örgütün üzerinden gerçekleştirilen askeri ve psikolojik operasyonları gündem yapıyoruz. 

Yine Irak’tan sonra Suriye’de Esed rejimi ile birlikte sivil masum halkı katleden, bilhassa Sünni kesimlere yönelik katliamlar yapan Hizbullah militanları, İran destekli Şebbihalar ve Şii terör örgütleri sivil halkın DAEŞ’e olan sempatisini artırdı. Rusya ve ABD’nin DAEŞ’i vurma bahanesiyle muhalif mevzileri bombalamaları ve sivil halkı hedef alan operasyonlar gerçekleştirmeleri ABD, Rusya ve İran’a karşı öfkeyi artırdı. Bu durumda neredeyse en güvenli bölgeler DAEŞ’in kontrolündeki bölgeler olarak kaldı. 

Son dönemde Türkiye’de PKK terörünün artması, ABD ve Rusya’nın bölgeyi istikrarsızlaştıracak politikaları da Türkiye’deki bazı kesimleri de DAEŞ’e yakınlaştıracaktır. 

Terörün ve şiddetin arttığı ortamlar bu tür örgütler için harman kaldırma ve hasat yapma zamanlarıdır. Özellikle DAEŞ’e karşı İslam âlimlerinin ve kanaat önderlerinin gençleri besleyecek tedbirler alması şart. 

Kan kaybediyoruz ve çok geç kalıyoruz!       

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
2 Yorum
Cihangir İşbilir Arşivi