Genç olmak suçlu olmak mıdır?
YILLARDAN beri arabanın zorunlu trafik sigortası ile kaskosunu aynı sigorta bürosuna yaptırırım. Sigortanın yenilenme günü geldiğinde şirket arayarak hatırlatır ve sigortanın yapılmasını söylerim mesele biterdi. Geçen sene aynı durum tekrarladığında âdetim olmadığı halde kasko priminde bir artış olup olmadığını sordum. Bir artış vardı ama aşırı bir durum söz konusu değildi. Zorunlu trafik sigortasının priminde bir artış olup olmadığını sormaya gerek duymadım. Ancak, sigorta poliçesi büroya ulaştırıldığında gördüm ki bir önceki yıla göre yüzde yüzlük bir artış söz konusu. Çevremdeki arkadaşlara konuyu açtığımda büyük oranlarda zorunlu trafik sigortasında artış olduğunu söylediler. Yıllardan beri sigortamı yaptırdığım şirkete en azından bana böyle bir artışın olduğunu hatırlatmaları gerektiğini düşünerek kızdım. Ama netice itibariyle bir sene için mesele bitmişti. Önümüzdeki sene için bu işin araştırmasını yapmayı düşünerek konuyu kafamda silmeye çalıştım. Ancak, gerek çevremde gerek medyada konu giderek dozu artan bir şekilde gündeme geliyor ve tartışılıyordu. Araba sahipleri kendi açılarından meseleye itiraz ederken sigorta şirketleri kazalarda sigorta şirketlerinin yükünün giderek arttığını, bu bakımdan sigorta şirketlerinin ödemeleri karşılayamamakla karşı karşıya olduklarını ileri sürüyorlardı. Bu arada kasko ile zorunlu trafik sigortasının birleştirilmesi gerektiğine dikkat çekiliyordu. Yüzde yüz ile yüzde 400’lere ulaşan bir fiyat artışı toplumda tepkiye yol açmıştı. Bir sorun olduğu ortadaydı ve buna iktidarın bir çözüm bulması gerekiyordu. Ne var ki, öyle konular gündeme gelmeye başladı ki anlamakta insan güçlük çekiyordu. Söz gelimi genç sürücülerin sigorta primlerinin çok yüksek olduğu, genç bir de eski model bir arabaya sahip ise bu primin çok daha arttığı ortaya çıkınca böyle bir yaklaşım peşin olarak sistemin gençleri suçlu ve sorunlu gördüğünü gibi gündeme getirdi. Sadece genç oldukları için insanların diğerlerinden fazla prim ödemek zorunda bırakılmasının mantığını bulabilmiş değilim. Gençlerin yaşlılara göre arabalarını daha sert kullandıkları, bu sebeple de daha fazla kaza yaptıkları anlayışı ile sigorta primlerinin artırılmasını anlamak mümkün değil. Bazı açıklamalarda eski model araçların trafiğe çıkartılması ve eski model araçların birde gençlerin altında olmasının sigorta primlerini yükseltmesinin makul sebebini birilerinin izah etmesi gerekir.
Yasaların uygulanmasında yetersiz kalan devletin sigortacıları zarardan kurtarmak için faturayı gençlere kestiği görüntüsü ortaya çıkıyor. Bu köşede çeşitli kereler dikkat çekmeye çalıştığım bir husus var, o da yasaların herkese ve her yerde aynen uygulanması gerektiğidir. Aynı durum trafik kurallarına uymayanlara da her zaman her yerde yasalar uygulandığı takdirde kazalar azalacaktır. Bu arada eski araçların piyasaya çıkartılması gerçekten sigorta priminin artırılması gerekçelerinden birisi ise bu araçların muayeneden nasıl geçtiği, eğer trafiğe çıkmasında sakınca olanlar var ise bunların trafikten men edilmesi gerekir. Eğer, piyasada dolaşan araçların bir kısmı sakıncalı derecede eski ise bunları muayeden geçirip trafikte dolaşmasına izin verenler suçludur. Yoksa bu araçlara binen gençler olmamalı.
Kısacası, gençlerimiz sadece genç oldukları için daha fazla zorunlu trafik sigortası primi ödemeye mahkûm edilmelerinin anlaşılır bir yanı olamaz. Bu gençlerin genç oldukları için cezalandırıldıkları anlamına gelir ki bunun izahı olamaz. Sigorta şirketlerinin zararını kapatacağız derken gençlerin araba kullanmalarını engellemeye yönelmek doğru ve hukuka uygun bir yaklaşım olamaz. Çünkü genç hayata daha yeni atılmış, doğru dürüst bir gelire sahip değildir. Yapılması gereken bu insanların araba kullanmalarını zorlaştırmak değil trafik kurallarının her yerde herkese aynı şekilde uygulanması, kuralları çiğneyenlerin trafikten men edilmesi gerekir.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.