Memurun Geleceğine Dair…
Osmanlı Devletinde sosyal yapı, ulema ve ümerayı içine “askeri” kısım ve halkı içine alan “reaya” kısmı olarak genel hatları ile iki bölümden oluşuyordu. Günümüzdeki anlamı ile memur kesimi ümera kısmında bulunuyordu.. Adalet sistemden maliyenin işlevine, askeri sistemin işleyişinden devlet ideolojisinin üretilmesine kadar çok geniş yelpazedeki tüm işler, memurlar/ümera eliyle yerine getiriliyordu. Osmanlı’nın devamı olan Türkiye Devletinin kuruluşundan sonrada memurun konumu merkezdeki yerini muhafaza etmiştir.
Türkiye'nin 1980 sonrasında liberal politikaların etkisi altına girmesi ile kapitalizmin ülkede sosyal, kültürel ve ekonomik hayata kadar toplumun tüm yaşam alanlarına nüfuz eden bir gelişme olarak doğmasından sonra, bu gelişmeden en çok etkilenen kesim bürokrasi, yani memurlar olmuştur. Bu süreç devletin örgütlenme kültürü ve memurun toplum nezdindeki konumu derinden sarmış ve memurlar liberal politikalar neticesinde daralan ekonomik ve özlük haklarını korumak ve genişletmek için 1990'ların başlarında sendikalarını kurmaya başlamışlardır.
Bugün gelinen süreçte neoliberal politikaların uygulayıcılarının, devletin piyasa şartları dışında ekonomik kaynakları toplama ve dağıtma gibi sosyal bir görevi yerine getiren organizasyon olduğu gerçeğini hiç kabullenmemeleri, modern toplumlarda devletin bu sosyal görevlerini yerine getirmeye imkan kılan memur kesiminin gözardı etmeleri:değersizleştirmeye çalışmaları ve devletin sırtında yük olarak görülmesine yönelik yoğun algı çalışması yapmalarına rağmen ülkemizde sosyal politikaların halka direk yansıdığı sağlık ve eğitim sektöründe memur sayısının yapılan alımlarla iki kat artması, bu olumsuz algının dağıtılması için umut verici gelişme olmakla beraber, memur sendikalarının dolayısı ile memurların bir çok sosyal politika kapsamındaki projenin hayata gerçekleştirilme sürecinde aktif görev alması, liberal politikaların tüm negatif algı çalışmasına rağmen memurun toplum içindeki konumunun ne kadar önemli olduğunun bir göstergesi olmuştur.
Hasılı kelam memurun ülkemizdeki tarihi derinliğindeki işlevine ve saygın konumuna tekrar kavuşması için siyasi iktidar, ülkedeki ekonomik ilişkiler sisteminde memurun işlevini "finansal maliyet" kaleminden ziyade "sosyal maliyet" kaleminde ele alma noktasında daha hassas hareket etmeli ve önümüzdeki süreçte ortaya koyacağı uygulamalarla bu durumu daha fazla hissettirmelidir. Memurun alın ve akıl terinin hakettiği konuma getirilmesi, çalışma huzuru ve ortamının daha verimli hale getirilmesi için yeni düzenlemelerin hayata geçirilmesi gerekmektedir. Bununda konuya taraf tüm kesimlerin görüşlerinin alınarak yapılması lazımdır.