Önce iki haberin başlıklarını aktarmak istiyorum ki, başlıkta ne demek istediğim net bir şekilde ortaya çıksın. Aslında başlıkta ifade ettiğim kimsenin bilmediği şeyler değil. Ancak, insanlar kendi dünyalarında çok fazla meşgul oldukları için olayların perde arkasını özel bir ilgi göstermeden göremiyorlar. Buna bir de emperyalist güçlerin propaganda güçleri eklenince dünyayı karıştıranlar barış havarisi gibi takdim edilebiliyor. Söz gelimi İslam dünyasındaki tüm karışıklıklar ve cinayetlerde doğrudan ya da dolaylı bir şekilde ABD’nin bulunduğu bilindiği halde söz gelimi bölgemizdeki çatışmaları engellemek hususunda yürütülen görüşmelerde taraflardan birini sürekli olarak ABD oluşturuyor. Bölgemizdeki sorunların temel kaynağı ABD. İsterseniz buna Siyonizm ile ittifak etmiş ABD de diyebiliriz.

ABD oluşturduğu bir hâkimiyet ile sömürü çarkını bir karşılık görmeden sürdürüyor. Ancak, özellikle Müslüman ülkeler söz konusu olduğunda ABD’nin hareketlerini ve müdahalelerini sadece kendi çıkarları değil aynı zamanda Siyonizm’in etkisi altında olması sebebiyle İsrail’in çıkarları da ilgilendiriyor. ABD bölgemizi bölüp parçalayarak bölge ülkelerini güçsüzleştirmek isterken, bir yandan bölgenin zenginliklerinden büyük pay alıyor, öbür yandan da Siyonizm’in Büyük İsrail hayaline destek veriyor. Böyle olunca bölgemizde ABD’nin doğrudan ya da dolaylı olarak yer aldığı hiçbir görüşme bölgemize huzur getirmez. Çünkü ABD ve Siyonizm bölgemizde huzur olmasını istemiyor; aksine ne kadar karışır ne kadar çatışmalarla meşgul olursa planladıkları hedefe o ölçüde az maliyetle ulaşacaklarını biliyorlar. Böyle olmasaydı Türkiye’nin tüm karşı çıkmalarına rağmen ABD terör örgütleri ile birlikteliği Türkiye’nin dostluğuna tercih eder miydi?

Bu söylediklerimizin kişisel yorumumuz olmadığını göstermek için dün bir gazetemizin birinci sayfasında yar alan haberin başlık ve spotunu aktarmak istiyorum;

“ABD’den PKK’ya özel ordu” başlığı altında yer alan haberin spotunda şöyle deniyordu:

“Pentagon’un PKK ile YPG’ye destek için Suriye ve Irak’a paralı askerler gönderdiği ortaya çıktı.”

Haberin detayında ABD’nin Irak Savaşı’nda (Buna Irak’ın işgalinde de diyebiliriz) özel bir ordu ile savaştığı belirtiliyor. Paralı askerlerden oluşan bu özel ordunun Suriye’de de devrede olduğuna haberde ayrıca yer veriliyor.

Hemen belirteyim ki bu tür haberler medyada ilk defa yer almıyor. Sıkça yansıyor ama bu haberlere karşı tekzip mahiyetinde bir açıklama da gelmiyor. Böyle olunca da doğru kabul etmek gerekiyor. Çünkü Haçlı-Siyonist ittifakı bölgemiz ülkelerini ufak parçalara ayırmanın peşinde. Terör örgütlerine verdikleri destek buralarda yeni yeni üsler oluşturuyor olmaları hep bu hedefe ulaşmak için.

Bu noktada Selim Atalay’ın köşesinde yer alan yorumlarından birinin başlığını aktarmakta yarar var. Atalay yorumuna, “Ortadoğu ancak bütün kalırsa huzur gelir” başlığını belirlemiş. Buna itiraz mümkün mü? Çünkü biliyoruz ki, İsrail’in hedefi Büyük İsrail. Bu hedefe ulaşabilmesi için bölgemiz ülkelerinin sürekli çatışmalarla meşgul edilmesi, güçsüz bırakılması gerekiyor. Bu tür haberlerin doğruluğu konusunda tereddüt olmadığına göre Ortadoğu denkleminden öncelikli olarak ABD’nin çıkartılması gerekiyor. Bölgemizin huzuru buna bağlı.