Cihangir İşbilir

Cihangir İşbilir

DAEŞ’den Boko Haram’a Şiddet Sarmalı… Barış Yazıları-8

DAEŞ’den Boko Haram’a Şiddet Sarmalı… Barış Yazıları-8

İki gün sonra Nijerya genel seçimlere gidiyor ve daha dün Boko Haram’ın ülkenin kuzey doğusundaki Damasak şehrinde kadın ve çocuklardan oluşan beş yüz kişiyi kaçırdığı haberi geldi. Şubat ortasında yapılması beklenen seçimler, Boko Haram’ın terör ve şiddet uygulamaları sebebiyle güvenli olamayacağı gerekçesiyle 28 Mart’a ertelenmişti. Şimdi yine seçimlere üç gün kala bölgede kaos oluşturulmak istendiği anlaşılıyor. Gerek DAEŞ’in Şam/Levant bölgesinde gerekse Boko Haram’ın Nijerya ve çevresinde barış ve istikrarı tehdit etmekle birlikte bölge siyasetini dizayn etmek isteyen aktörlere elverişli biz zemin hazırladıkları çok açık.   

Bugün artık bir ‘şiddet sarmalı’nın iki aktörü haline getirilen DAEŞ ve Boko Haram’la mücadele yöntemleri konuşuluyor ve DAEŞ’e karşı oluşturulan koalisyona benzer bir oluşum da Boko Haram’a karşı kurulmuş gibi görünüyor. Son günlerde Boko Haram, başlatılan operasyonla zayıflatılmış olsa da askerî tedbirlerle tamamen etkisiz hale getirilmesi mümkün değil. 

Boko Haram (Cemaat-i Ehl-i Sünne Li-Daavati ve’l-Cihad) her terör örgütü gibi vahşi infazlara ve acımasız eylemlere imza atsa da çıkışı itibariyle sosyolojik bir temele dayanıyor ve sempatizan toplamasına imkân veren ‘haklı’ argümanlarla hareket ediyor. Batı tarzı eğitime karşı çıkmakla birlikte Nijerya’nın sekülerleşmesine de karşı çıkıyor Boko Haram. Aslında aynı DAEŞ gibi Boko Haram’ın da ortaya çıkış hikâyesi ile ilgili bazı komplo teorileri var ama bu teoriler daha çok günlük siyasete malzeme yapılmaktan başka işe yaramıyor. Zira Boko Haram, DAEŞ gibi hem içerde hem uluslararası sahada İslam karşıtlığını ve İslamofobiyi körüklemek isteyenler için bulunmaz fırsatlar sunuyor. Bu psikolojik şartlar aynı zamanda bu örgütler bahanesiyle bölgeye yapılacak operasyonların meşruiyet kazanmasına sebep oluyor. Tam bir kısır döngü! 

Askeri tedbirler güvenliği sağlamak için gerekli olsa da bu tür terör örgütlerinin etkinliğini bitirmek için yeterli değil. Örgütün kökenlerinin ve hareket motivasyonlarının derinlemesine tahlil edilmesiyle ancak kapsamlı bir karşı harekât gerçekleştirilebilir. 

Boko Haram’ın 1995’e dayanan kuruluşundan 2009 senesine kadar şiddet eylemlerine başvurmadığı biliniyor.  2009 senesinde Boko Haram’a karşı yapılan operasyonda 800 müntesibinin katledilmesi ve lideri Muhammed Yusuf’un gözaltında öldürülmesi pandoranın kutusunu açan hadise oldu. O gün bugündür kan durmuyor bölgede! 

Pew Araştırma Merkezi’nin 2014 Aralık ayında gerçekleştirdiği bir araştırmaya göre Nijeryalıların % 82’si Boko Haram’a karşı ve % 72’si İslami aşırılıktan endişeli. % 88’i suçların % 86’sı ise yolsuzluğun çok büyük bir problem olduğu kanaatinde. % 74’lük bir dilim ise ülkenin yanlış bir yöne gittiği kanaatinde. 

Araştırmanın da gösterdiği gibi aşırı gergin ve hemen herşeyin güvenlikleştirildiği bir ortam var Nijerya’da. Böyle bir ortamda, hafta sonu gerçekleştirilecek seçimlerde zayıf bir devlet başkanı (Jonothan Goodluck) ile eski bir cunta lideri (Muhammed Buhari) arasında tercih yapacak olan Nijeryalılar, bir yandan da Boko Haram terörü ile yoksulluk arasında sıkışmış durumda. 

Sözün özü, Nijeryalıların “NAİJA” diye tabir ettikleri ‘Yeni Nijerya’ için uzun soluklu bir mücadele gerekiyor… 

Bölge ve kıta barışını tehdit eden Boko Haram ve benzeri örgütlerin önüne geçilmesi ise bu örgütlerin doğuşunda ve palazlanmasında etkisi çok olan Batı’dan çok İslam Dünyası’nın meselesi...    

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Cihangir İşbilir Arşivi