Şam’dan Yemen’e Savaş Hazırlığı!
Dünyanın sığınmacı krizi ile meşgul olmasını da fırsat bilen Rusya, son haftalarda Suriye’deki askerî varlığını ve etkinliğini ciddi şekilde artırıyor. Havadan ve denizden (boğazlar üzerinden) yaptığı ağır silah (füze sistemleri, uçaksavarlar ve tanklar) ve personel takviyesine yeni uçak pistleri ekleyerek Esed rejimine ve İran’a tarihi bir kredi açmakla kalmıyor Rusya, DAEŞ tehdidini ‘kara harekâtıyla’ bertaraf etmek bahanesiyle Doğu Akdeniz’deki tüm dengeleri değiştirebilecek cesamette bir güçle Lazkiye-Tartus hattına yerleşiyor. Suriye krizinde Esed rejimine teknik destek vermenin de ötesinde muharip güç olarak müdahil olan Rus askerlerine karşı muhaliflerin saldırıları da başladı.
ABD Başkanı Obama, her ne kadar Rusya’yı başarısızlığa mahkûm bir strateji izlemekle suçlasa da bu sonucu aslında başarısız Suriye politikasıyla ve DAEŞ’e karşı oluşturulan koalisyonun sonuçsuz operasyonlarıyla kendisi hazırlamış oldu. Rus Dışişleri Bakanı Lavrov’un “DAEŞ birliklerinin yeri bilindiği halde vurulmadığı” iddiası çok da boş bir iddia değil. Sahadan aldığımız bilgiler de koalisyonun ve Esed rejiminin DAEŞ’i bitirmek istemediği, zira DAEŞ’in bölgesel dizayn çalışmalarında oldukça kullanışlı bir araç olduğunu doğrular nitelikte.
Rusya’nın üslerinin güvenliğini garantiye almak, Ortadoğu’da söz sahibi olarak ‘Büyük Rusya’ hayalini gerçekleştirmek istemesinin yanında Suriye’ye büyük bir askeri yığınak yaparak ABD ve Batı blokuna karşı pazarlık gücünü artırmak istediği çok açık. Nitekim, Kremlin Sözcüsü Dmitry Peskov dün yaptığı açıklamada Suriye krizini çözmek için ABD’yi diyaloğa davet etti...
Rusya’nın son Suriye hamleleri Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da açıkladığı gibi Suriye krizini derinleştirecek boyutta ve mahiyette. Rusya’nın Suriye’deki askeri varlığını artırması ve savaşın bizzat içinde bulunması ‘oyunu değiştirici’ etki yapabileceği gibi bazı uzmanların ifade ettiği gibi Suriye’yi ‘Putin’in Afganistan’ı haline getirebilir.
Suriye’de Rusya askeri olarak yığınak yaparken, Suriye krizini doğrudan etkileyen Yemen krizi de önümüzdeki haftalarda bambaşka bir safhaya girmek üzere. Mart ayından beri devam eden Suudi Arabistan öncülüğündeki koalisyonun bombardımanında beş bine yakın insan hayatını kaybetti. Husilerin elindeki başkent Sana’ya yönelik hava saldırıları da son iki haftada iyice yoğunlaştı. Sana’yı kurtarmak için geniş çaplı bir kara harekâtına hazırlanan koalisyon üyelerinden Suudi Arabistan, Katar, Bahreyn ve Birleşik Arap Emirlikleri asker yığmaya başladılar bile…
Kurban Bayramı’na günler kala, Şam’dan Sana’ya bölge büyük bir savaşa sahne olmaya hazırlanıyor.
Savaşın kurbanları ise her zamanki gibi bölgenin mazlum insanları olacak.
Yemen krizini yarın değerlendirmeye devam edeceğiz…
“MİLYONLARCA NEFES TERÖRE KARŞI TEK SES”
Benim de kurucularından olduğum, Ayhan Ogan başkanlığındaki Sivil Dayanışma Platformu 20 Eylül Pazar günü saat 16-19 arasında, İstanbul Yenikapı’da teröre karşı ortak duruş sergilemek için büyük bir miting düzenliyor. Mitinge Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, TBMM Başkanı İsmet Yılmaz ve Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun katılması bekleniyor. Biz de katılalım; terörü lanetleyip kardeşliği pekiştirelim…
Gün Vahdet günü.
Gün Kardeşlik günü.
Gün Kenetlenme günü.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.