Yeryüzündeki terör örgütlerinin hepsinin arkasında Haçlı-Siyonist ittifakının olduğunu sıkça dile getiriyorum. Bunu yaparken de kesinlikle özel bir düşmanlık duygusundan hareket etmiyorum. Özelde bölgemiz, genelde İslam dünyası söz konusunda olduğunda Haçlı ittifakı kendisini İsrail’in güvenliğini sağlamak hususunda sorumlu görüyor olacak ki, Müslüman kanı akıtılması bu ittifakın öncelikli hedefi haline gelmiş bulunuyor. Bu bakımdan başlığı, “En büyük terör örgütü Haçlı-Siyonist ittifakı” şeklinde atmam da yanlış olmazdı. Başlığı bu şekilde atmayışımın sebebi ABD, terör örgütlerini kullanmayı politikasının esası haline getirdiği için ve bu husustaki tavrını gizlemeye bile gerek duymuyor. Nerede bir terör örgütü var ise orada mutlaka ABD’nin şu ya da bu şeklide yer aldığını kısa süre içinde görmek mümkün oluyor. ABD’nin terör ile içli dışlı oluşu öyle bir noktaya geldi ki Taliban bile ABD halkına yönelik bir açık mektup yayınlamak zorunda kaldı. ABD halkına ve Kongre üyelerine yönelik yayınlanan Taliban mektubunda bazı hususları kısaca aktarmak istiyorum:

“Özelde Afganlarla genelde dünyayla barışçıl bir diyalog istiyorsanız, başkanınızın, savaş pazarlayan temsilcilerinizin ve Savunma Bakanlığı yetkililerinin bu gerçeği anlamalarını sağlayın. Onları Afganistan ile ilgili daha mantıklı politikalar üretmeye zorlayın.”

Mektubun devamında Afganistan’da yerleşmiş olan ABD ve yandaşlarının aradan geçen bunca zamana rağmen Afgan halkının huzura kavuşması yönünde bir gelişme sağlayamadığı hatırlatıyor. Niçin sonuç alınamadığı hususunda sanıyorum girdikleri ülkelerde ABD ve yandaşlarının barış ve huzuru sağlamak gibi dertlerinin olmadığı, akan kandan beslendiklerini söylemek yanlış olmaz.

Yukarıya kısa bir alıntı yaptığım haber medyada Cuma günü, “Taliban’dan ABD halkına mektup” başlığı altında yer almıştı. Dünkü medyada, “ABD, 2 milyon Müslüman’ı katletti. Öldürmeyi siz iyi bilirsiniz” başlığı altında yer alan haberde ise özetle şöyle deniyordu:

“Türkiye’ye demokrasi havariliği yapan Amerika’nın Ortadoğu’daki sivil katliam sicili hayli kabarık. Amerika, taşeron örgütler üzerinde karıştırdığı Ortadoğu’da sadece Afganistan, Pakistan, Irak ve Suriye’de 2 milyondan fazla Müslüman kanı döktü,13 milyon insan yerinden yurdundan oldu. Mülteci durumuna düştü. Sadece Suriye’de 700 bin insan hayatını kaybederken 10 milyona yakın insan topraklarını terk etti.”

Haberin doğruluğu hususunda bir tereddüt yok. Bu bakımdan önceki günkü yazımda, “Gölge etmeyin yeter. Siz terör örgütlerinden desteğinizi çektiğinizde Türkiye bunların kökünü tek başına kazıyacaktır” demiştim. Gelinen noktada, Haçlı-Siyonist ittifakı İslam düşmanlığının bir sonucu dünyanın her köşesinde Müslüman kanı akıtma hususunda birlikte hareket ediyor. Diyebiliriz ki, sadece ABD değil AB ülkeleri de Müslüman kanı akıtmaktan sadistçe bir haz duyuyorlar. Böyle olunca terörün önlenmesi hususunda Haçlı-Siyonist ittifakına mensup ülkelerden adım atmalarını beklemek gerçekçi olmaz. En gerçekçi yol terörden zarar gören Müslüman ülkeler birlik oluşturarak, dünyayı terör severlerin başına geçirmektir. Aksi halde komisyonlar kurarak teröre çözüm bulmak sadece oyalamaya yöneliktir. Çünkü ortada görünen örgütler birer maşadan ibarettir, esas teröristler söz konusu örgütlerin arkasındaki devletlerdir. Yani başta ABD ve AB ülkeleri ile İsrail’dir.